Bilindiği üzere Sağlık Bakanlığında sözleşmeli yöneticilerin atanma dönemi başladı. Sosyal medya ve çalışanların arasında konuşulanlara bakılır ise referansların etkinliği savaşı başlamış bulunmakta. Öncelikle şunu belirtmek gerekmekte. Sağlık Bakanlığında sözleşmeli yönetici olabilmek için tek kriterin lisans mezunu olmanın yeterli olması nedeni ile bu durum gayet normal.
Bayram, hafta sonu,gece gündüz, pandemi, deprem,sel dinlemeden 7/24 saat en düşük memur maaşına çalışmak zorunda kalan sağlık personelinin yanında, kamuda memur olmayan, Sağlık Bakanlığında görevli olmayan personelinde referans aradığını duymaktayız.
Elbetteki önce referans bulunacak bunun bir müracaat dönemi yok ki talip olanlar müracaat edebilsin. Bir sınavı yok ki çalışanlar sınav sonucum bu diye beklenti içinde olsun.
Yıllardır devlet memurunun vakarına yakışır şekilde çalışan Sağlık çalışanları ise mevcudun korunmasından yana. Sakın bu memnuniyetten kaynaklı olarak algılanmasın. Sadece yorgunluktan. Tekrar gelenlere işin tanımını anlatmaktan, sürecin tıkanmaması için işi yürütmek için saatlerce dil dökmeye çalışmaktan yorulduğu için, her gelenin ben daha iyisin yaparım derken Sistemi Ve Çalışma Şartlarının zorlaşmasından yorulduğu için artık değişim istemiyor.
Sözümüz dinlenmez ama sağlık çalışanları Sözleşmeli yönetici atamalarında ne istiyor sıralayalım;
- Bir müracaat dönemi hatta sınav olsun istiyor (Sanırım sınav biraz fazla bir istek müracaat dönemine de razılar)
- Öncelikle Kamu da çalışmayan birinin atanmasını istemiyor
- Sağlık Bakanlığı dışında çalışan kamu personelinin atanmasını istemiyor
- Sivil toplum kuruluşlarının yönetim kurulu üyelerinin ve eşlerinin olmasını istemiyor (Bir soruna çözüm için gittiklerinde sorunun çözümü yerine benim üyem cümlelerini duyup çözümsüzlükle uğraşmak istemiyor)
- Görevlendirilen alan ile ilgili bilgisi olsun isteniyor. Yıllarca polklinikte çalışmış biri idari ve mali hizmetler müdürlüğünde çalıştırılmasın. İnanın işleyişi sağlayabilmek için mevcut yükü yüklenen personel artık başka kurumlara kaçabilmek için her türlü yola başvurmkatadır.
- Kalite Ve Destek Hizmetleri Müdür Ve Müdür Yardımcıları oluşturulan kanın aksine kesinlikle sağlık personeli olmalı. Hastane enfeksiyonun, bası yarasının ne olduğunu bilmelidir. Son yıllarda hastane içersinde yapılan inşaat, bakım ve onarım işlemlerinde enfeksiyon kontrol komitesinden onay alınmakta yada en azından tedbir aldırılmakta MIDIR ?Hasta bakımı için istihdam edilen Klinik Destek personel taşıma personeli olarak bile görevlendirilmektedir.Hastanede çalışan personelin yüzde kaçı yemek yemektedir. Ne kadar yemek çöpe atılmaktadır. Neden diyet menüleri önemli bilsin mesela. Niye bu kadar çeşit diyet var diye bir souya çevap vermek bazen insanın içinden gelmiyor.
- Birde az çok okumayı yazmayı sevsin. Sözleşmeli yöneticiliği resmi yazıyı iki yana yaslamak olarak algılamasın mesela. Yönetmeliklere ve görev tanımlarına uygun iş ve işlem isterler. Bilmiyor ise de en azından okuyup öğrenebilir. Oku bana anlat tartışalım demesin.
- Kurumun her yerinde siğara yasak tabelaları var iken, yönetim katında sigara içilmesin.(Tek bir personele siğara içme cezası kesilse kopacak kıyameti düşünemiyoum)
- 3 aylık pandemi döneminde dahi tavan ek ödemeleri zamanında ödeyemeyen, adaletli davranmayan sözleşmeli yöneticilerinde yetkinliğinin gözden geçirilmesini istiyor.
- Hakkında açılmış davası bulunanlar da olmasın lütfen. İnsanda güvensizlik duygusunun artmasına neden olmaktadır.
(Not: Personeli yanıza çagırıp sormayın kim gidiyor, kim kalıyor diye, öncelikle referansınızı arayıp sorun durummuz ne diye. Personele sorulursa bir dakika orda kalamazsınız.Sınav ile mi geldiniz, personelin hangi sorunu çözdünüz. eliniz cebinizde dolaşmaktan, pandemi dönminde çaktırmadan esnek mesai uygulaması yapmaktan başka)
