Düzköy ilçesinde Metin ve Fatma Topal çiftinin 4 çocuğundan biri olan ikizlerden Meral Topal, 33 yıl önce, 28 haftalıkken 1100 gram ağırlığında dünyaya gözlerini açtı.

Annesini doğumdan sonra kaybeden Topal, ikiziyle kaldırıldıkları Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi'nde yaklaşık 1 ay tedavi gördü.

 

Topal, kendi yaşantısını örnek alarak insan hayatına dokunabilmek adına hemşire olmaya karar vererek, KTÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü'nden 2013'te mezun oldu.

 

Mezuniyetinin ardından Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi'nde göreve başlayan Topal, bir süre sonra KTÜ Farabi Hastanesine Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi'ne geçti.

 

Prematüre olarak tedavi gördüğü hastanede göreve devam eden Topal, burada da 8 yıldır kendisiyle aynı durumdaki bebeklerin hayata tutunması için çalışıyor.

 

"Belki de içimdeki boşluğu doldurabilmek adına hemşirelik bölümünü seçtim"

Yenidoğan hemşiresi Meral Topal, ajans muhabirine, hikayesinin, çalıştığı hastanenin yenidoğan yoğun bakımında 33 yıl önce tedavi görmesiyle başladığını söyledi.

 

Çocukluk yıllarında hemşire olmayı hiç düşünmediğini dile getiren Topal, "Hiç aklımda böyle bir meslek yoktu. Hatta hastanenin içerisinde çok fazla durabilen bir insan da değildim. Okul bittiğinde, tercihlere sıra geldiğinde kendi yaşantımdan da biraz örnek alarak sağlık alanının, hemşire olmanın, işini düzgün yapabilmenin önemli olduğunu fark edip insanlara biraz daha fazla dokunabilmek, belki de içimdeki boşluğu doldurabilmek adına hemşirelik bölümünü seçtim." diye konuştu.

 

Topal, yenidoğan bölümü hemşireliğinin de tesadüfen olduğunu aktararak, "Bölümü ben seçmedim. Bu tamamen tesadüfen oldu. Hastanedeki boş yer olarak yönlendirildim ve yenidoğan yoğun bakımda çalışmaya başladım." ifadesini kullandı.

 

"Kendi doğum ağırlığımda ya da ikiz doğum geldiğinde çok daha farklı hissediyorum"

Prematüre bebeklerle ilgilenmenin çok farklı bir his olduğunu vurgulayan Topal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle de kendi doğum ağırlığımda ya da ikiz doğum geldiğinde çok daha farklı hissediyorum. Kendi yaşadıklarımdan ötürü muhtemelen buradaki çalışan birçok arkadaşımdan çok daha farklı hisler besliyorum ve çok daha fazla empati yapabildiğimi düşünüyorum. Çünkü benim de kapının dış tarafında bekleyen bir ailem vardı. O yüzden aileleri bir nebze daha fazla anlayabildiğimi, daha fazla empati yapabildiğimi düşünüyorum."

 

Topal, yenidoğan yoğun bakım hemşireliğinin zor olduğuna dikkati çekerek, "Yenidoğan yoğun bakım hemşireliği yapmak kolay bir şey değil ama aynı zamanda da çok güzel. Başka bir birimde çalışmaktan gerçekten bu kadar keyif alabileceğimi düşünmüyorum." diye konuştu.

 

Prematüre bebekleri hayata bağlamak için özveriyle çalıştıklarına işaret eden Topal, mesleğini çok sevdiğini kaydetti.

 

İğneada'daki sel felaketinde istenen cezalar belli oldu İğneada'daki sel felaketinde istenen cezalar belli oldu

Kaynak: rss