Türkiye'de yoğun bakımda yatış gün sayısı, entübe hasta sayısı ve tedavide hızlı yol alınması Bilim Kurulu'nda da olumlu karşılandı. Bilim Kurulu üyeleri Sema Turan ve Levent Yamanel de ölüm oranlarının Türkiye'de düşük olmasını Türkiye'nin sağlık sistemindeki başarıya bağladı. Sema Turan, "Türkiye haricinde birçok ülkede sağlık altyapısı çöktü. Türkiye yüzde 2.3 ile en düşük ölüm oranına sahip ülkelerden biri. Bu, hastalığı belirtiler ilerlemeden kontrol altına aldığımızı ve etkili bir tedavi uyguladığımızı kanıtlamaktadır." dedi. İşte iki uzmanın SABAH'a anlattıkları:

* Ankara Şehir Hastanesi Yoğun Bakım Uzmanı ve Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Sema Turan:

* Diğer ülkelerden farklı olarak, tedavi algoritmamız hidroksiklorokin, azitromisin ve favipiravir. Favipiravir bir antiviral ve biz bunu erken dönem verdik. Bu nokta önemliydi..

* Türkiye dışında birçok ülkede sağlık altyapısı çöktü. Ülkemizde yaşlı nüfusun ABD ve Avrupa'ya göre az olması da önemli bir veri. Türkiye'nin yüzde 2.3 ile en düşük ölüm oranına sahip ülkelerden biri olması, bizim hastalığı belirtiler ilerlemeden kontrol altına aldığımızı ve etkili bir tedavi uyguladığımızı kanıtlamaktadır.

* Yeni bir hastalık olduğu için bu konuda ilk başlarda bir belirsizlik oluştu. Ancak şimdi bu belirsizlik yerini, çekilen tomografiler, filmlerle nasıl müdahale edileceğini belirliyoruz. Bu konuda Türkiye'nin sağlık alanında yoğun bakım konusunda da ileride olmasının büyük etkisi var. Yoğun bakımda düşüşlerin geri bildirimlerinde önemli azalmalar her geçen gün artacaktır. Türkiye'de Çin'e benzer bir seyir görülüyor. Dünyada giderek artan ama Türkiye'de stabilleşen bir tablo çok net görülmekte. İlk 1-2 hafta içerisinde yükselen seyir oldu. Ama algoritma değişti. Tedaviyi erken dönemde devreye almamız, ölüm oranlarını da azalttı.

* Türkiye'nin sağlık hizmetleri noktasında çok ileri düzeyde yani üçüncü seviyede olması önemli bir etken. Hasta her dört saatte bir pozisyon değiştiriliyor. Bunun da önemli etkileri var. Tedaviye erken başlanması, test sayılarının artması, edindiğimiz tecrübeler ve kişisel koruyucu ekipmanlarının tam, eksiksiz yapılması yoğun bakım sayılarında azalmaya neden oldu. Bu önümüzdeki günlerde daha da azalacak. Hasta yoğun bakıma kabul edilmeden önce yapılan müdahaleler toparlanmada önemli bir etken oluyor. Böylece entübe olan hasta sayısı da düşecek. Kaybedilen hasta sayısında da bir düşüş gözlenecek.

* Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yoğun Bakım Sorumlusu ve Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Levent Yamanel:

YÜZ ÜSTÜ YATIRIP, NEFES ALMASINI SAĞLIYORUZ

* Entübe ve yoğun bakım hastasının düşük olmasını sağlık sisteminin çok iyi olmasına bağlı. Kullandığımız ilaçlarda bir değişiklik yok. ABD, Avrupa'da hangi ilaçlar kullanılıyorsa biz de onları kullanıyoruz. Ancak bizim yoğun bakım tecrübemiz çok çok iyi. Koronavirüs tanısıyla gelen hasta yoğun bakım veya entübe edilmişse farklı yöntemler deniyoruz. Örneğin virüs akciğerlerde nefes alma sıkıntısı yarattığı için hastayı yüz üstü yatırıp, nefes almasını sağlıyoruz. Bu sayede hastanın oksijenini arttırıyoruz. Solunum cihazlarının kullanımının yanı sıra işlevsel olması da tedavi sürecinde elimizi rahatlatan unsurlardan oldu.

TECRÜBE, ERKEN TEŞHİS

* Erken tanı konulmasının ve dünyadan farklı şekilde hidroksiklorokin'in ayaktan hastalarda bile yaygın bir şekilde kullanımının hastaneye yatışı azalttı. Özellikle favipiravir'i Çin daha çok entübe olan hastalar için kullanırken bizim erken dönemde kullanmamızın faydalı olduğu görülüyor. Onun da özellikle yoğun bakıma geçişi düşürdüğü çok net görülüyor. Tabi burada en önemlisi yoğun bakım pratiğinin tecrübeli olması.

TEDAVİ BASAMAĞIMIZ ÇOK İYİ

* En büyük şanslarımızdan birisi koronavirüsün ülkemize geç gelmesi. Yeteri kadar ilaç stokları yapıldı. Bu elimizi güçlendiren en önemli etken oldu. Türkiye'nin sağlık yatırımları tüm bu süreçte elimizi güçlendiren en önemli unsur oldu. Virüs kapmış hastalara erken ilaç verip, müdahale etmemiz yoğun bakıma giren hasta sayısını düşürüyor. Hastalığa yakalananlara bakılırsa, yoğun bakım, entübe ve kaybettiğimiz hasta sayısında önemli sayılabilecek bir azalma var. Bu da bizim iyi yolda olduğumuzu gösteriyor.

* Dünyadaki ölüm oranları ile Türkiye'deki ölüm oranları arasında önemli bir fark var. Erken teşhis ve tedavideki başarı çok önemli. Yoğun bakıma girenlerin ve solunum cihazına bağlananların vefat oranları her geçen gün düşüyor.

'BU HAFTA HASTA SAYIMIZ AZALDI'

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Mehmet Mesut Sönmez "Çok şükür ki 2 haftadır bu tempo azaldı ancak bu tehlikenin geçtiği anlamına gelmiyor" dedi. Hastanenin Yoğun Bakım Kliniği Eğitim Sorumlusu Dr. Öznur Şen de "Şu ana kadar yoğun bakım servisinde Kovid-19 tanısı konan 200 hastayı takip ettik. Bunların yarısına yakınını kaybetsek de 76 hastamızı iyileştirip evlerine gönderdik. Bu hafta hasta sayımızda azalma meydana geldi" diye konuştu.

Kaynak:Sabah

Editör: TE Bilisim