12-18 Mayıs, “Hemşirelik Haftası” olarak belirlenmiş.

Bu tür gün ve haftalar, o konu ya da meslek grubunun sorunları üzerine düşünme ve yaşadığımız çağa göre yorumlayıp, varsa çözüm önerileri ortaya koymak amacını taşır.

Ailesinde ve yakın dostlarında bu saygın mesleğin mensupları olan bir kişi olarak bu konuya duyarsız kalamadım.

Hemşireler, sağlık alanının emekçileridir.

Bu mesleğe sahip olmak için ciddi bir eğitim sürecinden geçerler.

Her meslek grubunda olduğu gibi bu meslek grubu içinde şu sorulara yanıt bulunmalıdır;

·       Yaptıkları işten mutluluk duyuyorlar mı?

·       Yaptığı işin “gerçek maddi karşılığını” alabiliyorlar mı?

·       Maddi ve manevi açıdan mutlular mı?

·       Sosyal güvenceleri var mı?

·       Yönetim ve karar mercilerine güven ve saygı duyuyorlar mı? Yoksa, haksızlıklara uğruyor, onurları kırılıyor mu? Çünkü bu mesleğin insanları tam bir “RUHSAL HUZUR” içinde olmalıdırlar.

Ne yazık ki ülkemizde, birçok alanda çalışan emek insanlarına hak ettikleri saygı gösterilmiyor!

Hemşirelerimiz 6283 sayılı “Hemşirelik Yasası” ve “Hemşirelik Yönetmeliği” ile bağlılar.

Yasa’ya göre; hemşirelik mesleği için “Üniversite düzeyinde bir eğitim” gerekiyor. Çünkü, hemşirelerimizin belirli alanlarda UZMANLAŞMASI gerekiyor.

Ancak, “hemşire yetersizliği” neden gösterilerek, 2007 yılında yasada değişiklik yapılarak; Sağlık Meslek Liseleri Hemşirelik programına beş yıl daha öğrenci alınmasına olanak sağlanıyor. Daha sonra bu düzenleme beş yıl daha uzatılıyor!

Kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında “Kanun Hükmünde Kararname” ile “Hemşire Yardımcılığı” görevi oluşturuluyor.

Ancak, farklı mezuniyet derecelerine rağmen hemşireler ile hemşire yardımcıları aynı kademede maaş alıyorlar!

Lise mezunu hemşireler özel hastanelerde asgari ücretle çalıştırılıyorlar!  Lise öğrenimi görenler de bu düşük maaşlara boyun eğiyorlar!

Öte yandan, lisans eğitiminin de yetersizliği görüşü hakim! Tecrübe, iş yaşamında kazanılabiliyor.

Bir de “uzman hemşirelik” var.

Hemşire Yönetmeliği’ne göre; “Hemşirelik Yetki Belgesi” sahibi, lisans ya da lisans üstü mezunu hemşireler, diplomaları Bakanlıkça onaylandıktan sonra “Uzman Hemşire” olarak çalışabiliyorlar. Ameliyathane, Yoğun Bakım, Onkoloji, Diyaliz” gibi alanlarda görevlendiriliyorlar.

Yaladığımız salgın döneminde en ağır görevi üstlenen, bu uğurda meslektaşlarını yitiren sağlık emekçileri için “HAKLARI ÖDENEMEZ” dediler ve ÖDEMİYORLAR!

Özellikle devlet hastanelerinde ödemelerle ilgili sorunlar yaşanıyor.

Kendisi sağlık, huzur ve mutluluk içinde olamayan sağlık emekçileri için somut olarak bir şeyler yapılmalı, maddi ve manevi açıdan mutlu edilmelidirler.

Hemşirelerimiz;

·       haftada 45 saatin üstünde çalıştırılıyor,

·       “İstihdam yetersizliği” nedeniyle çok sayıda nöbet tutmak zorunda kalıyorlar, Bu durum AİLE BİRLİĞİNİ sarsıyor!

·       “Performansa dayalı ek ödeme” uygulamaları adaletsiz!

Hemşirelerimiz, ÖNCE İNSAN ve bu ülkenin en saygın meslek grubunun üyeleridirler.

Vatandaşının sağlığını düşünen siyasal iktidar, “SAĞLIKTA FAHİŞ TİCARET” örneği olan HASTANE MÜTEAHİTLERİ kadar sağlık emekçilerinin insanca yaşamı için de bir şeyler yapmalıdırlar.

Hemşirelerimize saygıyla..

Mustafa Küpçü-Kocaeli Gazetesi

Editör: TE Bilisim