Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde doktor Şeyhmus Baraş, görevi başında hasta yakınları tarafından darp edildi. İlk başta serbest bırakılan saldırganlar daha sonra itiraz üzerine tekrar gözaltına alınıp tutuklanırken, adliye önünde diplomasını yırtarak 'mağdur' edebiyatı yapan doktor Şeyhmus Baraş ile ilgili ortaya çıkan gerçekler, olayın göründüğünden farklı olduğunu gözler önüne serdi. Baraş'ın hasta yakınına ağza alınmayacak küfürler ettiği öğrenilirken, diplomayı yırttığı görüntüleri bütün medyaya servis ederek yaşanan olayı algı malzemesi yapmaya çalıştığı ortaya çıktı . FETÖ iltisaklı HEKİMSEN isimli oluşum ise bu olay üzerinden yaptığı basın açıklaması ile bütün doktorları istifaya çağırdı ve sağlık sistemini kilitlemeyi hedefledi. Doktorların haklarını savunuyor gibi görünen sendikaların özellikle FETÖ'nün cirit attığı platformlar olduğu bildirildi. Peki aslında Şanlıurfa'da neler yaşandı?

Geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde Şeyhmus Baraş isimli doktorun hasta yakınları tarafından darp edildiği görüntüler ortaya çıkmış söz konusu olay büyük tepkiyle karşılanmıştı.

Olayın ardından 3 kişinin gözaltına alındığı ifade edilirken, saldırıya uğrayan doktor Baraş işinden istifa etmiş, saldırganların mahkeme tarafından serbest bırakıldığını öğrenince de diplomasını yırtmıştı. İtiraz sonrası tekrar gözaltına alınan 3 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Söz konusu bu olayla ilgili dikkat çeken detaylar da günyüzüne çıkmaya başladı.

Hasta yakınlarının ifadesinde, söz konusu hekimin olay yerine sonradan geldiği anlaşıldı. Üstüne üstelik 39 derece ateşle yanan bir çocuğun tedavisi için sadece muayene ücreti değil ilaçlar için de ayrı ücret talep edildiği öğrenildi.

Bu durum karşısında devlet hastanesine gitmek isteyen aileye, hekim tarafından yakışıksız bir sözle kapı gösterilince olayın cereyan ettiği ve arbede çıktığı anlaşıldı.

"ÖLMÜŞ HASTAYI MUAYENE ETMİŞ" GİBİ GÖSTERDİLER

Olay, Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde bulunan bir tıp merkezinde gerçekleşiyor. SGK ile anlaşması olan tıp merkezinin, acilden gelen hastalar için bedel talep etmeden hizmet vermesi gerekiyor. Fakat SGK olan sözleşme sona erdiği için hastadan ücret talep ediliyor. Ancak araştırıldığında tıp merkezinde daha önce usulsüz işlemlerin (ölmüş hastayı muayene etmiş göstermek gibi) gerçekleştirildiği tespit ediliyor. Bu sebeple tıp merkezi, SGK tarafından cezalandırıldı ve hizmet sözleşmesi askıya alındı. Tıp merkezinin, 2016 ve 2017 yıllarında iki kez usulsüzlük sebebiyle SGK tarafından sözleşmesi iptal edildi.

İlgili tarihte tıp merkezinde önemli bir hasta yoğunluğunun olmadığı tespit edildi. Acil servise gelen her acil hastaya anlaşma olsun olmasın ücretsiz bakılması gerekirken, bugüne mahsus hasta yakınından muayene ücreti isteniyor.

AİLEYE AĞZA ALINMAMASI GEREKEN BİR KÜFÜR İLE YOL GÖSTERİYOR

Adli makamlarca yapılan tahkikat incelendiğinde ortaya başka bir resim çıkıyor. Hasta yakınlarının ifadesinde darp edildiğini söyleyen hekimin olay yerine sonradan geldiği anlaşılıyor. Ayrıca hasta yakınına bedelin sadece muayene ücreti ile sınırlı olmadığını söylüyor. İlaçlar için de ayrıca bedel ödemesi gerekeceği söyleniyor. Aile o zaman 'devlet hastanesine gidelim' dediğinde işler karışıyor. 39 derece ateşli olduğunu söylediği hasta çocuğunu acile getirmiş olan aileye ağza alınmaması gereken bir küfür ile yol gösteriyor kendince. Ailesi yanında onuru ile oynanan vatandaş ise sinirlerine hakim olamıyor. Arbede başlıyor.

Doktor ise olayı çarpıtarak 'mağdur' algısı oluşturmaya çalıştı. "Bu meslek artık yürütülemez her gün bir şiddet olayı ile karşı karşıyayız. İstifa ediyorum. Diplomamı yırtıyorum." diyerek adliye önünde büyük bir şova imza attı.

GÖRÜNTÜLERİ MEDYAYA SERVİS EDİYOR

Daha sonra doktor Şeyhmus Baraş, medya kuruluşlarına haber vererek diplomayı yırttığı görüntüleri paylaştı. Kendisi özel sektörde çalışmasına rağmen kamuda çalışan doktorları istifaya davet etti.

HEKİMSEN DESTEK OLDU

FETÖ iltisaklı HEKİMSEN isimli oluşum ise bu olay üzerinden yaptığı basın açıklaması ile bütün doktorları istifaya çağırdı ve sağlık sistemini kilitlemeyi hedefledi.

HEKİMSEN'in başını çektiği doktorların haklarını savunuyor gibi görünen sendikaların özellikle FETÖ'nün cirit attığı platformlar haline gelmesi ise dikkatlerden kaçmadı.

YENİ DOKTOR SENDİKALARI FETÖ'NÜN KAOS PLANININ NERESİNDE?

Öte yandan, doktorlara yönelik zam ve emeklilik kanun düzenlemesi Aralık ayında geri çekilince sağlıkta sendikalaşmaya dönük bir hareketlilik yaşanmıştı. HEKİMSEN dışında yeni sendikalar kurulmuştu. Doktorların haklarını savunuyor gibi görünen sendikaların özellikle FETÖ'nün cirit attığı platformlar olduğu bildirilmişti. Yeni kurulan sendikalar ise Hekim Birliği Sendikası ve Tabip-Sen.

HEKİMSEN GENEL BAŞKANI ADİL KURBAN'DAN SKANDAL SÖZLER

Hekimsen Genel Başkanı Adil Kurban'a ait bir konuşmada özellikle kaos çağrısı, doktorlar üzerinden sahnelenen kirli oyunun izleri dikkat çekiyor. Sendika üyesi doktorlara yönelik olduğu iddia edilen konuşmasında Kurban, vatandaşın hastalığı ile ilgili skandal sözler sarfetmişti. "Hastalar şimdi zırlıyor hiç meraklanmayın, üçüncü gün kıyameti koparacaklar" gibi sözlerle doktorlara sağlık hizmetini aksatması, hükümetin vatandaşla karşı karşıya kalması için akıl veren Kurban şöyle konuşmuştu:

"GEREĞİNİ DE YAPACAĞIZ ENDİŞELENMEYİN"

"Her yerde dedim arkadaşlar 14 Mart'a bir şey yetişmez dedim. Bakanlıklar birbirleriyle anlaşamıyorlar. O bir şey diyor diğeri bir şey diyor. Toplantı yapamamışlar nerede bir şey yetiştirecekler. Mümkün değil. Mesela Maliye Bakanının önerdiği bildirilmiş Sağlık Bakanlığı da boşuna verme diyor bu kabul edilmez diyor. Hekimler tarafından kabul edilmez diyor. Şimdi bunun kavgası oluyor. Başdanışman bir yandan onları koordine etmeye çalışıyor. Cumhurbaşkanının emrini onlara iletiyor falan filan da. Şu anda hiçbir şey yapılamamış durumda. Yapılamaz bu kadar süre içinde. Bütün sorunlar bizi bekliyor zaten yapılamaz. Sanki her şey bizim kurulmamızı ve çözmemizi bekliyormuş gibi. Gereğini de yapacağız endişelenmeyin. Ama şu anda bunların 14 Mart'a yetişmesi mümkün değildi. Bunları lütfen anlayın, yetişemezdi bir kere pratik olarak mümkün değil.

"YAKINDA ÇOK ŞEY DEĞİŞECEK"

Ayrıca bir iki ay içinde çok anlamlı düzeyde şeyler değişecek. Bizim aleyhimize değişsin diye zaten ağırlığımızı koyacağız meraklanmayın. Akabinde de bu iş çok ciddi. Bizim rızamız olmadan bir kanun bile çıkarılamayacak bizim hakkımızda. Lütfen bundan da emin olun. Kıyameti koparırız. Sayımız da gün geçtikçe artıyor. Kuruluşu aşamasında 20 bine ulaştı sayımız. Diğer sendikalar için kimseye söz veremem kusura bakmayın. Biz kendi sendikamız için söz veririz. 21 bini doldurduk şu an çok anlamlı bir rakam. Başvuru tabi. Bunlar bir de onaylanınca 3. sendikasız o zaman masada oturacak sendikayız.

Bakın bir kere sevinecek birşeyimiz daha var, masada da kıyameti koparabiliriz. Yani gereken herşeyi yapacağız lütfen endişelenmeyin. Şu an siz dinlenin tatiliniz yapın kafanızı dinleyin. Ailenizle gezin gidin yemek yiyin. Hiçbir şeyi takmayın . Yani siz şu an tatildesiniz öyle varsayın."

Bu arada Hekim-Sen genel Başlanı Adil Kurban'ın Youtube'da Risale Akademisi hesabına konuk olarak, "Risale-i Nur'un Mili Eğitim Bakanlığı müfredatına girmesi gerektiğini söylemişti.

"SAĞLIK SİSTEMİNİN TEKERİNE ÇOMAK SOKACAK EYLEMLER GELİŞTİRMELİYİZ"

Tabip-Sen Başkanı Ahmet Erçek yaptığı bir açıklamada, "Biz sağlık sisteminin tekerine çomak sokacak eylemler geliştirmeliyiz." ifadelerini kullanmıştı.

Editör: TE Bilisim