Seçimlerde Azizler Hareketi adına başkan adayı olan Ahmet Demirel, grup adına yaptığı yazılı açıklamada, seçim sürecinde psikolojik baskılarla delege adaylarını caydırma, fikirlerini değiştirmeye yönelik çabaların bulunduğunu iddia etti.
Adaylık başvurularını tamamlayan delege adaylarının istifaya zorlandığını savunan Demirel, şunları kaydetti:
“Bazı hastane yöneticileri delege adayı gösterilerek ast-üst ilişkisi içerisinde sağlık çalışanlarına iradelerini sandığa yansıtma olanağı engellenmeye çalışılmıştır. 'Sahada dolaşan yerinizi değiştirirler, mobinge uğrarsınız' sözleriyle korku ortamı oluşturulmaya çalışılmıştır."
Üyelerinin delege adayı olabileceğini ama idarecilerin bu oranda delege adayı olmalarını temsiliyette adaletsizlik olarak gördüklerini dile getiren Demirel, daha önceki seçim dönemlerinde de başka illerde bu tarz idarecilerin sendikaya müdahale olarak değerlendirilebilecek durumların yaşandığını iddia etti.
Demirel, "Mevcut yönetim, seçim takvimini belirlerken en güçlü olduğu yerler ve Azizler Hareketi olarak zayıf teşkilatlarımızın olduğu yerde seçimlere başlamış ve aslında aldığı toplam oy oranı seçimleri etkileyecek derecede değilken sanki tamamen seçimi kazanmış gibi algı yönetmektedir." ifadelerini kullandı.
Sandık kurulları konusuna da değinen Demirel, "Mevcut yönetim tarafından oluşturulan sandık kurulları tamamen kendi delege adaylarından oluşturuldu. Sandık kurullarına hareketimiz adına hiç kimse görevlendirilmedi. Müşahit bulundurma talebimize çok ciddi direnç gösterildi. Yoğun baskılar sonucu salona kabul edilen müşahitlerimiz sandık kuruluna fiziksel olarak uzak bir yerde tutularak gelen üyelerin kimlik tespiti ve imza atma süreçlerini takip edemez duruma gelindi. Bu da seçim sonuçlarını daha şaibeli hale getirdi." değerlendirmesinde bulundu.
Demirel, "Tarafsız ve adil olun, devletimizin kamu hizmetini aksatmayın ve bunun yakın takipçisi olduğumuzun bilinmesini istiyoruz." çağrısında bulundu.
Benzer şeyler sivasta da döndü ve dönmeye devam ediyor... Demokrasiyi savunsun diye kurulan sendika ne yazıkki demokratik olmayan yollara başvuruyor..
Genel merkez de uyuyor...
Seçim öncesi siyasiler ile yenilen yemeğin nasıl bir sendikal açıklaması olabilir ya da sadece belli bir gruba verilen hatimli yemeğin......
Kurumlara asılan delege sayısı ile seçim yapılan delege sayıları arasında alaka yoktu. 19 olan yer 38 e çıktı, 4 olan yer 3 e düştü. Zayıf olduğunu düşündüğü yerin seçim saatini sınırladı. Sandık başkanları hep kendi delegeleri oldu gelene gidene kendi oy gruplarına verin diye telkinde bulundular. Sorsan hak, hukuk, helal vs vs diye konuşur dururlar.
Delege adayları ne baskılarla istifa ettirildi. Müşahit olarak bile muhalif gruptan kimsenin oy kullanma yerine girmesine izin verilmedi. İlk seçim yapılan yerlerdeki takvim açıklanmadı. Kesinleşen delege listeleri hiç bir surette ilan edilmedi. Bütün bunlara rağmen WhatsApp durumlarında bu hafta yapılacak seçimler için demokrasi şölenine davetlisiniz diye duyuru yapıldı.