Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne bağlı İbni Sina Hastanesi’nde temizlik işçilerinin çalışma sisteminde değişiklik yapılıyor. Havuz sistemi denilen yeni çalışma sistemine göre temizlik işçileri sabah 9.30’a kadar kendi görev alanlarında yaptıkları temizlikten sonra “görev alabilecek işçi havuzuna” düşüyor. O saatten sonra merkezden atanacak görevlerle hastanenin herhangi bir yerinde görevlendirilebilecekler. İşçiler öğle yemeğinden sonra ise tekrar kendi görev alanlarına dönecek ve yine tanımlanan süre içerisinde kendi görev bölgelerindeki temizliği yapacak. Ardından tekrar havuza düşerek yeni görevleri bekleyecek.

İbni Sina Hastanesi yönetimi, çalışma sistemindeki bu değişimi personel yetersizliğinden kaynaklı yapıldığını belirtiyor. Ancak işçilerle yaptığımız görüşmeler sonucu İŞKUR’dan temizlik işçisi kadrosundan gelen işçilerin bir kısmı kayırılarak masa başı işlerde istihdam ediliyor. Zaten eksik olan personel sayısı, bu kayırmacılıkla daha da yetersiz hale geliyor.

Yeni düzenleme Pazartesi günü (6 Aralık) uygulamaya sokulacak.

Yeni düzenlemenin getireceği sonuçları için İbni Sina Hastanesi’nin temizlik işçileriyle konuştuk.

“İş yoğunluğu artacak”

İşçilerden biri, çalıştıkları birimlerin genel temizliği ve kontrolleri arasında kısa süreli de olsa dinlenme aralığı bulabildiklerini ifade ederken bu sistemle birlikte mesai saatleri içerisinde aralıksız çalışmak durumunda kalabileceklerini söylüyor ve şöyle devam ediyor:

Hocaların viziti sırasında biz temizlik yapamıyoruz. Biz o aralara kahvaltımızı sıkıştırıyorduk. Kahvaltı için süre tanımlamışlar. 9.30-10.00 arasında kahvaltıyı yapabilirsek yaparız. Yapamazsak başka şansımız olmayacak. Normalde sabah saatlerinde işimizin yoğunluğu azalınca biz kendimiz ayarlıyorduk kahvaltıyı.

Başka bir işçi ise işçilerin kendi görev alanında olmayan bir yere gönderildiğinde işleri özenli yapmayacağını, özenmek istese dahi oradaki rutine hakim olamayacağından layıkıyla yerine getiremeyeceğini ve bu durumun da herkesin görev alanındaki işlerin birikeceğini ifade ediyor. İşçinin sözleri şöyle:

Ben önce kendi servisimde çalışacağım. Sonra gidip başka işler yapacağım. Ama o süre zarfında benim servisimde yapılan temizlik hakkıyla yapılmayınca öğlen geri döndüğümde yapılmayan, birikmiş işler üzerime kalacak. Bu sefer bunları da yapmak zorunda kalacağım.

“Tamamen kölelik sistemi bu. Sürekli iş buyuran birileri olacak. İş yoğunluğu düşünce beş dakika dinlenme fırsatı yaratıyorduk kendimize. Ona göz diktiler” diyor bir işçi. Bir başkası ise hastane yönetiminin temizlik işine hakim olmadıkları halde temizlik rutinini belirlemeye çalıştığını şöyle ifade ediyor:

Bize yönetim kapıların temizlenmediğini söylüyordu. Haftada iki kere kapıların temizleneceğini söylediler. Müdürler bilmiyor ki. Biz zaten bırak ikiyi, belki beş kere temizliyoruz kapıları.

“Hastanenin temizliği aksayacak”

İşçiler kendi iş yoğunluklarının yanı sıra hastanenin temizliğinin de aksayacağını ifade ediyor. Bir işçinin ifadesi şöyle:

Benim çalışma alanım bura. Ben burada kirlenmeyi hızlı tespit edebiliyorum. Ama yeni girdiğim bir bölümde gözüme çarpmayabilir. Ayrıca sürekli görev alanındaki değişiklik, alana hakimiyetin yanı sıra işin sahiplenilmesini de düşürür. Böyle olunca da işçi yeni bir görev alanına gidince hem oradaki genel temizlik durumuna hakim olmayacak hem de işi layıkıyla yapmayacak. Hastanenin genel temizliği de aksamış olacak.

Başka bir işçi ise şöyle diyor:

Gelen eleman oradaki sisteme de hakim olmayacak. Oradaki ekip kadar iyi temizleyemez ki. Çünkü orası, onun sahiplendiği bir alan değil. Biz burada kovalarımızı, paspaslarımızı bile sahipleniyoruz. Ama başka bir yere gidilince aynı özen gösterilmez.

“İşçiyi işçiye düşman edecekler”

Konuştuğumuz işçilerden biri, yeni düzenlemenin işçilerin birbirine baskı yapmasını da getireceğini ifade ediyor. İş barışının bozulabileceğini düşüne işçiler şöyle diyor:

Kendi görev alanına gelen elemana sonradan “Niye düzgün yapmadın? Bu iş sen düzgün yapayınca bana kaldı” diye kızmaya başlayacak. Çünkü kendi iş yükü de artacak.

“Kimse bize sormuyor”

İşçilerin hemen hepsi, düzenleme yapılırken kendilerine sorulmamasına da değiniyor. Temizlik işini kendilerinin yaptıklarını ama düzenleme yapılırken kendilerine danışılmadığını ifade ediyor. İşçilerini birisi şöyle bir ek yaptı:

Hasta bakıcılara kronik hastalık sormuşlar. Sanki bizde kronik hastalık olmuyor. Tepeden görev atayacaklar. Herkes her işi yapamaz ki.

“Hasta bakıcılara da yakında gelir”

Konuştuğumuz işçilerin biri hasta bakıcı. Düzenleme hasta bakıcıları kapsamıyor ancak o da yakında kendilerini de kapsayacağını düşünerek şöyle diyor:

Düzenleme bizi kapsamıyor ama yıllardır birlikte çalışıyoruz arkadaşlarla. Genelde onlara gelen bize de geliyor.

Sendika.Org/Ankara

Editör: TE Bilisim