İzmir’in Karşıyaka ilçesinde, 14 Nisan 2020’de yalnız yaşayan eczacı Birsen Bayraktar’ın (73) evinde öldürülmesiyle ilgili dava, Karşıyaka 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti. Ukrayna’da yaşayan oğlu ve komşularının haber alamaması üzerine polisin çilingirle girdiği evde, Bayraktar’ın kanlar içindeki cesedi bulundu. Otopsi raporuna göre, Bayraktar künt kafa travması ve boynuna uygulanan baskı sonucu hayatını kaybetti.
4 Yıl Sonra Dava Açıldı
Polis, 4 yıllık soruşturmada, olay günü komşuların kapı önünde iş güvenliği ayakkabısı gördüğünü, ancak kapı açılmayınca ayakkabının kaybolduğunu belirledi. Bayraktar’ın telefon incelemesinde, apartman görevlisi Uğur Can’ın ayakkabısının bu eşleştiği tespit edildi. Geçen yıl Uğur Can, eşi M.C. ve apartmanda elektrikçi olarak çalışan Hakan H. (60) gözaltına alındı. Uğur Can tutuklanırken, diğer sanıklar serbest bırakıldı. İddianamede, Uğur Can ve Hakan H. için “kasten öldürme” ve “yağmaya teşebbüs” suçlarından müebbet ve 15’er yıla kadar hapis, M.C. için ise “suçluyu kayırma”dan 5 yıla kadar hapis istendi.
Çilingir: “Evde Hırsızlık İzi Yoktu”
Duruşmada tanık çilingir H.M., “Eve girdiğimizde elektrik yoktu. Birsen Hanım yerde hareketsiz yatıyordu. Tavan ve saçında kan lekeleri vardı. Ev, hırsızlık yaşanmış gibi dağınık değildi. Apartman görevlisinin eşi ağlıyordu. Kapı kilitli değildi,” dedi. Tutuklu sanık Uğur Can beraat talep ederken, tutuksuz sanık M.C., “Eşim suçsuz, ifadelerimi tehdit altında verdim,” iddiasında bulundu.
Mahkeme, Uğur Can’ın tutukluluğunun devamına karar vererek, dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
