Kurtlar Vadisi'nin veciz sözlerinden biri. Geçen hafta Bilecik Devlet Hastanesi yöneticilerinin kendi yakınları lehine nöbet adaletsizliği yaptığı yönünde bir okuyucu mektubu yayınlamıştık. "Ayrımcılık, haksızlık, hor görülme" başlığı ile yazdığım geçen haftaki köşe yazımda Koronavirüs salgın hastalığında "Ön cephede savaşanlar" sağlık personelleri. Gecelerini gündüzlerine katıp var güçleriyle çalışıyorlar. Ailelerini, çoluk çocuklarını uzun zaman göremiyorlar. Peki bu tüm sağlık çalışanları için aynı mi? Diyerek iddiaların yetkililer tarafından dikkate alınmasını dile getirmiştim. Okuyucu mektubu ve köşe yazımın ardından haber altına çok sayıda yorum geldi. Bir yerde ciddi bir problem, kanayan bir yara varsa yorumlar akar. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Taş devrinde de böyle olmuştu. Bu yorumların çoğu okuyucu mektubunun lehine ama bazı yorumlar bizi hedef alarak iddiaları araştırmadığımızı, bizim yanlı haber yaptığımızı söylüyor veya ima ediyor. Bu yorumları ve imada bulunanlara şunu söyleyeyim. Kurtlar Vadisinde cevabını bilmediğin soruyu sorma diyor. Bu iddialarla ilgili bizim de araştırmamız oldu. Kimsenin bilmediğini zannettiği bilgilere vakıfız. "Hastane yöneticisi eşlerinin" derken hastane yöneticisinin evli mi bekar mı olduğunu dahi bilmez iken, okuyucu mektubunun iddiaları üzerine iddiaları incelediğimi ancak yine de nezaketen masumiyet karinesini de ön planda tutarak bu isimleri burada neşretmediğimizi merak edenlere bildirmek isterim. Ayrıca köşe yazımdan sonra Memur-Sen'e bağlı Sağlık-Sen'in de basın açıklaması yaparak okuyucu mektubundaki iddiaların doğru olduğunu söylemesi iddiaları araştırmadığımızı ve yanlı haber yaptığımızı düşünenlere umarım tokat gibi bir cevap olur. Yine haberlerimizin altına Misafir kod adıyla yorum gönderen ve sorular yönelten kişi yukarıda bahsettiğim gibi muhtemelen soruların cevabını biliyor. Misafir kod adlı yorumcunun yorumlarını ben de bir kez daha buradan yayınlıyorum. Soruşturmayı yürütenlerin ve yetkililerin bu sorulara cevap bulmalarını diliyorum. "Misafir 30 Nisan 2020 00:49 Soru-1 Fazla nöbet tutma hadisesi sadece salgın döneminde mi ortaya çıkmıştır yoksa evveliyatı var mıdır? Mesela hafta sonu kendine nöbet yazıp nöbete gelmeyen servis sorumluları var mıdır? Soru-2 Hemşire ya da diğer sağlık personelinin nöbet listelerini düzenleme ve takip etme görevi kimindir? Hastane müdürünün mü yoksa sağlık bakım hizmetleri müdürünün mü? Soru-3 Ocak-şubat ya da mart ayı ek ödemesinden sendika yönetiminde görev alanlara yüzde yirmi ek ödeme verilmiş midir? Verildiyse buna kim neden karar vermiştir? Eğer bu doğru ise sendikanın bu konudaki düşüncesi nedir? Soru-4 Sağlık müdürlüğünde görev yapan hemşire ya da sağlık personeli var mıdır? Salgın süresince başka bir birimde görevlendirme yapılmış mıdır? Soru-5 Hastane müdürü hastaneyi tek başına mı idare etmektedir? Eğer böyle ise diğer yöneticiler ne iş yapmaktadır? Sürecin yönetilmesine gerekli katkıyı vermemişlerse bu daha vahim bir durum değil midir? Soru-6 İddia edildiği gibi hastane müdürü hatalı işlem yapmışsa denetim ve kontrol yetkisine sahip olanlar ne yapmışlardır? Soru-7 Yeni sistemde hastaneyi yönetmekten kim sorumludur ve nereye bağlıdır? Soru-8 2017 yılı Ekim ayında personele fazla mesai ücreti ödenmiş midir? Hukuki midir? Sağlık çalışanlarının büyük çoğunluğunun bu vatanı ve milleti korumak uğruna en kutsal varlığını feda eden Kahraman güvenlik güçlerimiz gibi bu vatan ve millet için mücadele etmenin hazzıyla ölümü hiçe sayarak görev yaptıklarına şahidim bütün kalbimle inanıyorum. Kendisine bu görevi yapmayı nasip ettiği için Allah'a şükreden sağlık çalışanlarının olduğuna tanığıyım. Bu yaşananlar sağlık camiasının tamamına mal edilmemelidir." Kaynak:https://www.bilecikhaber.com.tr/cevabini-bilmedigin-soruyu-sorma-334623h.htm