Medipol Pendik Üniversite Hastanesi İç Hastalıkları ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ece Yiğit:- "Doğal şifa kaynağı sarı kantaron bitkisinin cilt ve ruh sağlığının yanı sıra menopozun olumsuz etkilerini azaltmada da önemli katkıları var. Ancak şifa kaynağı olsa da sarı kantaron doktora danışılmadan kullanılmamalı. İlaçlarla birlikte alındığında tansiyonda ani yükselme gibi büyük sorunlara yol açabiliyor" Medipol Pendik Üniversite Hastanesi İç Hastalıkları ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ece Yiğit, doğal şifa kaynağı sarı kantaron bitkisinin cilt ve ruh sağlığının yanı sıra menopozun olumsuz etkilerini azaltmada da önemli katkıları olduğunu belirterek, "Ancak şifa kaynağı olsa da sarı kantaron doktora danışılmadan kullanılmamalı. İlaçlarla birlikte alındığında tansiyonda ani yükselme gibi büyük sorunlara yol açabiliyor." ifadelerini kullandı. Medipol Pendik Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Yiğit, antibakteriyel, analjezik ve antiinflamatuar etkili söz konusu bitkinin, cilt yaralarının iyileşmesinden depresyon ve özellikle menopoz şikayetlerinin azaltılmasına kadar sağlık üzerinde olumlu etkileri olduğunu aktardı. Sarı kantaronun bilinçsiz kullanımında oluşturabileceği tahribata değinen Yiğit, doğal tedavi yöntemlerinde kullanılan sarı kantaronun çay olarak tüketildiğinde içerisindeki bileşenlerin etkisini kaybettiğini, tedavide çay olarak demlemek yerine standart özüt ile hazırlanmış kapsüllerin kullanılması gerektiğini kaydetti. Latince ismi "Hypericum perforatum" olan sarı kantaron bitkisinin en önemli kullanım alanının depresyon olduğunu bildiren Yiğit, "Hafif ve orta şiddetli depresyonda tıbbi etkinliği yapılan bilimsel çalışmalar ile kanıtlanmış tek bitkidir. Bu etkisinden içerisinde bulunan hiperforin sorumludur. Hiperforin, seratonin düzeyini arttırmakta ve hastanın depresyona bağlı semptomlarını azaltıyor. Ancak bitki çay halinde tüketildiğinde içerisindeki bileşenler etkisini kaybediyor. Bu nedenle tedavide standart özüt ile hazırlanmış kapsüllerin kullanılması etkili olacaktır." ifadelerini kullandı. - "Menopoz şikayetlerini azaltıyor" Ece yiğit, sarı kantaronun menopoz döneminde görülen şikayetleri azalttığını, "vazomotor semptomlar" denilen sıcak basması, gece terlemesi gibi şikayetlerin tedavisinde de etkili olduğunu vurguladı. Yara ve yanıklarda da sarı kantaronun oldukça etkili olduğunu ve daha birçok faydası bulunduğunu aktaran Yiğit, "Yalnızca dahilen değil, haricen de kullanılan sarı kantarondan elde edilen yağlı özütü tüm dünyada yara ve yanıkta en etkili tedavilerden birisi. Çiçekli toprak üstü kısımlarının saf zeytinyağı içerisinde bekletilmesi ile hazırlanan yağlı özüt, kolajen yapımını artırarak yara iyileşmesini hızlandırmakta aynı zamanda antibakteriyel analjezik ve antiinflamatuar etki gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu. Bitkinin içerisinde bulunan "hiperisin" isimli maddenin güneş ışınlarına hassasiyeti artırdığını belirten Yiğit, "Haricen kullanımda fototoksisite açısından dikkatli olunmalıdır. Bu nedenle uygulamanın gece yapılması ve gündüz güneşe maruz kalmadan ciltten tamamen uzaklaştırılması gerekir. Aksi durumda ciltte kızarıklık, kaşıntı, yanma, hassasiyet, cilt renginde koyulaşma gibi istenmeyen durumlara yol açabilir." uyarısında bulundu. - "İlaçlarla alınması kanamalara yol açabilir" Medipol Pendik Üniversite Hastanesi İç Hastalıkları ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Yiğit, doğal şifa kaynağı sarı kantaron bitkisinin cilt ve ruh sağlığının yanı sıra menopozun olumsuz etkilerini azaltmada da önemli katkıları olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Ancak şifa kaynağı olsa da sarı kantaron doktora danışılmadan kullanılmamalı. İlaçlarla birlikte alındığında tansiyonda ani yükselme gibi büyük sorunlara yol açabiliyor. Organ nakli yapılan hastalar kesinlikle tüketmemeli. Çünkü bitkinin nakil sonrası kullanılan ilaçların etkinliğini azalttığı ve organ reddine sebep olduğu gösteriliyor. Bitkiyi kullanmaması gereken bir diğer grup ise doğum kontrol hapı kullanan hasta grubu. İlaç ile birlikte kullanıldığında kanamalara yol açabildiği gibi ilaç etkisini azaltarak istenmeyen gebeliklere neden olduğu da biliniyor.