Sağlık-Sen İzmir 2 Nolu Şubesi olarak başta İzmir olmak üzere Torbalı Devlet Hastanesinde yetkili sendika olarak bugüne kadar etkili çalışmalarımızı sürdürdük. Bu doğrultuda Şube olarak yapmış olduğumuz faaliyetler gerek sağlık camiası gerekse toplumun diğer kesimleri tarafından takdirle karşılanmıştır. Yapmış olduğumuz çalışmaları gerek üyelerimiz gerekse hastane idaresi ve yöneticileri ile uyumlu bir şekilde istişare ederek yapıp, sağlık kuruluşlarındaki işleyişin düzenli bir şekilde ilerlemesine katkı sağlamayı hedeflemekteyiz. Ancak Torbalı Devlet Hastanesinde özellikle 8 ay önce sağlık bakım müdürlüğünde yapılan değişikliklerden sonra hastanede mobbing ve yıldırma hakim olmuş 50’nin üzerinde sağlık personelinin yer değişikliği yapılmış hastanenin kökleriyle oynanmıştır. Seçilen sağlık bakım hizmetleri müdüründen onlarca şikayet tarafımıza iletilmiştir. Hastanede kişiler arası ayrımcılık yaptığı, üye devşirmek için kişilere yer değişikliği sözleri verilmiş servis sorumlu hemşireleri ya istifaya zorlanmış yada boşta kalması sağlanarak sendikamızdan istifa ettirilerek üye sayımızın azalması için uğraşılmıştır. sağlık bakım hizmetleri müdürü kendi sendikasındaki kişilere nöbet değişikliği ve kolaylığı sağlayıp fazla mesai konusunda destek olmuştur. İstenilen kişilere süpervisör nöbeti tutturulurken bazı kişilere de birim sorumlusu olmasına rağmen sorumlu nöbeti verilmeyerek kişiler ötekileştirilmiştir. Bu kişilerin listesi elimizde mevcuttur. Özellikle değiştirmek istediği sorumlulara, kişiler hakkında dedikodu çıkarılarak yıldırma yoluna gidilmiş, servis çalışanları sorumlulara karşı kışkırtılarak planlı ve programlı bir şekilde mobing uygulanarak baskıyla yer değişikliğine zorlanmıştır. Bunun gibi örnekler çoğaltılabilir. Yine kişiler hakkında hiç bir yazılı şikayet olmamasına rağmen tamamen dedikodu ile kişiler örgütlenerek hakkında şikayet var algısı oluşturulup, kimse senden memnun değil denilerek yer değişikliği yapılmıştır. Hiçbir yazılı şikayet yada soruşturma açılmadan ‘ben yaptım oldu’ mantığıyla kişiler severek yaptıkları mesleklerinden soğutmuşlardır. Sağlık bakım müdürünün bu tutumları ve yönetici şiddeti nedeniyle zaten eksik olan sağlık personeli kadrosunu il içi ve il dışı tayin istenilmesine ve hastanenin eksik personel ile Torbalılara hizmet vermesine sebep olmuştur. Tüm bunların yanı sıra yaklaşık olarak 1 yıl önce hastaneye idare mali işler müdürü olarak daha önce idarecilik deneyimi olmayan kişi tarafından da özellikle eski ve yeni temsilcilerimiz yer değişikliğine zorlamış hiç bir neden gösterilmeden, işini gücünü yapan temsilcilerimize yönelik baskı uygulanmaya başlanmıştır. Sendikamızın üyesi olan ve hastanede medikal acil depoda çalışan arkadaşımızı yerinden almak için her yolu deneyen müdür 2 kişi çalışılan birimi tek kişiye düşürerek işlerin yetişmediğini öne sürmüştür. Tüm bunlara rağmen acil servisin ilaçlarının yetişmesi için özveri ile çalışan üyemize ‘2 Saat Namaz kılıyorsun. Namaz kılacağım diyerek görev yerini terk ediyormuşsun’ gibi suçlamalarda bulunarak hem dini vecibesini yerine getirmesini engellemiş hem de inançları üzerinden baskı uygulamıştır. Sendika olarak insanlık ayıbı yaparak yöneticilik yaptığını zanneden müdüre buradan sormak istiyoruz; Tek başına olmasına rağmen görevini aksatmadan yerine getiren bir personelin namaz kılması görevini yapmasına engel midir? Yoksa 2 kişi ile yapılması gereken bir işi tek kişi ile yaptırmak idarecilik midir? Üyemizin namaz kılmamasını mı? İstiyorsun, yoksa yer değişikliği yapmak için tek kişi bıraktığın halde görevini yerine getirmesini mi? Hazmedemiyorsun. Tek kişiyle oranın dönmeyeceğini bile bile ikinci kişi yeniden verilsin diyen üyemize neden ‘çalışmak istemiyorsa bıraksın’ diye haber gönderiyorsun. Gece 2 kişinin görev yaptığı depoda gündüz neden? 1 kişi çalıştırılmasını istiyorsun. Hastane idari ve mali işler müdürü olarak size bu konuda; çalışanların insan olduğunu unutup insanların işindeyken de kişisel ihtiyaçları olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Acil depoda olan üyemize mobbing yapılarak yerinden edilmesine göz yummayacağız. Üyemiz adına dinimizin direği namaz kılmamızı engellemekten ve namazı işe alet etmekten hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı da belirtmek isterim. Bütün bunlar olurken hastane başhekimi Sayın Miraç Çavdar'ı sürekli bilgilendirdik. Hastane müdürleri hakkında gelen şikayetlerden hepsini kendisine ilettik. Tüm bu olaylar karşısında başhekimimizi de sendikal ayrımcılık ve kişisel hırslarına yenik düşen müdürlerine bu konularda uyarmasını ve hastanede en üst idari amir olarak sayın başhekimimizi bu konularda daha hassasiyetli olmasını kişilere mobing, yıldırma baskı uygulanmasını engellemesini, dedikodulara inanmayıp kurumda hak ve hakkaniyetten yana olmasını, yapılan yanlış uygulamalarda doğruluktan yana tavır almasını, hastanenin yetkili sendikası olarak sizlerden talep etmemizde en doğal hakkımız olduğunu düşünüyoruz. Hastanenin yetkili sendikası olarak yönetimle yaptığımız görüşmelerde sorunları bildirmemize rağmen kayıtsız kalınması, sorunların çözümü için her hangi bir adım atılmaması yaşanan sıkıntıları daha da büyümesine neden olmaktadır. Bizler sendika olarak arabuluculuk görevi, personelin sıkıntılarını yansıtmak ve ortak paydada buluşmak için bu görevimizi yerine getirmeye çalışırken, gelinen noktada keyfi davranışlar ile yetkili sendikanın talep ve önerilerine kayıtsız kalma gibi anlayış tarafımızdan bir kez daha kayıtsız kalınmayacağını hastane idaresine tekrardan hatırlatıyoruz. Tabii ki bu açıklamamız bir uyarı mahiyetinde olduğundan onlarca yapılan adaletsiz uygulamaların içeriğine girmiyoruz. Ayrı ayrı yapılsa onlarca basın açıklaması yapmadan önce tüm müdürleri hak ve hakkaniyetli bir şekilde kişisel hırslarına yenilmeden görevlerini yapmaya çağırıyoruz. Bilinmesini isteriz ki; Sağlık-Sen 2 Nolu Şube Başkanlığı olarak dün olduğu gibi bugünde sendikal ilkelerimize bağlı, devletin ve milletin bekası için tavrımızdan ve duruşumuzdan asla taviz vermeyip, yapılan keyfi ve hukuk dışı uygulamaların her zaman karşısında olacağız. Kaynak:https://www.aliagamedya.com/saglik-sen-torbali-devlet-hastanesi/29929/