Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde görev yapan Dr. Emel Azak Karaali, 2008 yılında evde aniden fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Yapılan tetkikler sonucu kalp krizi geçirdiği belirlendi. Hemen ameliyata alınan genç doktor yapılan müdahale ile kurtarıldı. Ancak yaşamış olduğu kalp krizi nedeniyle kalbinin çalışamaz hale geldiği belirlenen Karaali için organ nakli yapılmasına karar verildi. Bu esnada Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne beyin kanaması geçirerek kaldırılan ve yaşamını kaybeden organ bağışçısı Alparslan Kaya'nın kalbi getirilerek saatler süren ameliyat ile Karali'ye nakli gerçekleşti. Tedavisi sonrası yaşama tutunan ve mesleğine geri dönen Karali, kendisi gibi çok sayıda kişinin organ nakli beklediğine dikkat çekerek, "Ben gibi insanların hayata tutunmaları için organ bağışında bulunun" çağırısı yaptı. "KALP KRİZİ GEÇİRDİĞİM BELİRLENDİ" KOÜ Tıp Fakültesinde Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi olan Dr. Emel Azak Karali, "Ben henüz 2 aydır uzman olarak çalışıyordum. Kriz geçirdiğim gün işten eve döndükten sonra aniden midem bulanmaya ve istiğfar etmeye başladım. Ancak herhangi bir göğüs ağrısı yaşamadım. Aslında belirtiler daha çok besin zehirlenmesi olabileceği yönündeydi. Sonra midemde ciddi bir ağrı oluştu. Şikâyetlerin git gide artınca hemen yakınlarım beni hastaneye kaldırdılar. Hastanede meslektaşlarım hemen müdahale etti. Kalp krizi geçirdiğim belirlendi. Vakit kaybetmeden anjiyoya alındı. Kriz nedeniyle kalbim çok fazla etkilenmişti. Organ nakli kararı alındı." dedi. "ORGAN BAĞIŞÇI SAYISINI ARTTIRMAK İÇİN" Ameliyat öncesini anlatan Karali, "Endişelerim ve korkularım vardı. Acaba hayata son kez mi bakıyorum. Operasyon başarılı olacak mı? Organ uyum sağlayacak mı? Gibi bir sürü endişem oldu Tabii ki ameliyat ile tedavi süreci son bulmuyor. Sonrasında da çok ciddi bir süreç vardı. Ancak en önemli süreç nakledilecek organı bulmaktı. Bu tür rahatsızlıkları bulunan ve hayata tutunmak için organ bekleyen çok sayıda hastamız var. Ama bu konuda pek yeterli sayılmayız. Bu konuda en önemli konu organ bağışçı sayısını arttırmak. İnsanlarımıza, hayatını kaybetmiş bir insanın belki bir parçasının yaşayarak, başka insanları hayata bağlayabileceğini anlatmamız ve göstermemiz lazım." şeklinde konuştu. "DUYARLI OLMAK GEREKİYOR" Kalp nakli ile yeniden hayata tutunduğunu ifade eden Karali, "Sağlığım çok şükür iyi, âşık olduğum mesleğimi en iyi şekilde yapmaya ve hastalarıma en güzel şekilde destek olmaya çalışıyorum. Her türlü aktiviteyi yapabiliyorum. Ameliyattan sonra bana yaşımı soranlara o zaman hissettiğim gibi cevap veriyordum. Yeniden doğmuştum. Bu nedenle 1 yaşındayım diyordum. Bu nedenle tekrar söylemek isterim ki, bir başka insana böyle his ve duyguları yaşatmak, onlara böyle bir yaşam fırsatı vermek için, bütün insanlarımızın organ nakli konusunda duyarlı olması gerekiyor." ifadelerini kullandı.