Sağlık-Sen İzmir 1 No.lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım İzmir’de yapılan görev değişiklikleri ve atamaları eleştirdi. Kovid-19 salgının devam ettiğine dikkat çeken Yıldırım, “Böyle bir süreçte hem sağlık sağlamayacak aksine eksiklik ve aksaklıklara sebep olacak bu değişimler hangi çalışanlarına hem de vatandaşlara fayda anlaşmalarla, kimlerin kimlere verdiği sözlerle yapılmaktadır” dedi. Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı Sağlık-Sen İzmir No.lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım İzmir’deki sağlık kurumlarında meydana gelen değişimlere sert tepki gösterdi. Değişimlerin gerekçesini soran Yıldırım, “Pandemi sürecinde başarıyla mücadele eden İzmir’in sağlık emekçilerine kıyım yapma gerekçesini açıkçası merak ediyorum. Ehliyet ve liyakatin olmadığı bir atama sürecinde kimlerin ne için, kimlere referans olduğunu sormanın herkesin vatandaşlık görevi olduğunu düşünüyorum. Salgın sürecinde sahada her türlü mücadeleyi verenlere sahte isimli dilekçelerle soruşturma açıldı. Yine aynı yöntemle işin ehli kaç çalışan mağdur edilerek sözleşmelerine son verildi? Tüm bunları sorgulamak gerekiyor. Bunu yapanların yanına kar kalacağını düşünenler, sahte isimle verilen dilekçelerin dikkate alınmasındaki esas sorumlular hakkında gerekli işlemlerin yapılması elzemdir. Pandemi sürecinde salgının tavan yaptığı dönemde İzmir sağlık sisteminin bel kemiği olan sağlık bakımda gecesini gündüzüne katarak, tüm çalışanların yanında yer alan, hastaneden evine gidemeyen idarecilerin olduğunu biliyoruz. Başarının karşılığı olarak boşa düşürüldüler ve ne yazık ki cezalandırıldılar. Diğer taraftan Kovid-19 sürecinde tükenen sağlık çalışanlarının rotasyon istemelerine karşılık hemşire arkadaşımıza ‘Virüse yakalanıncaya kadar bu servisten çıkmayacaksın’ diyen idarecilerin görevlerine devam etmelerine ne vicdanım nede insanlığım izin vermiyor” dedi. “15 TEMMUZ HESABI VAR!” Son süreçte gerçekleşen değişimlerin 15 Temmuz’un yankıları olduğunu vurgulayan Sağlık-Sen İzmir 1 No.lu Şube Başkanı Yıldırım, “15 Temmuz’un yıl dönümünde yapılan sözleşmelerin referansının önemli olduğunu savunuyorum. Kimin kiminle neyin hesaplarını sorgulamak çok önemli. 15 Temmuz ruhuna uygun atamalar diye hastanelere müdür yardımcısı, başkan ve başkan yardımcısı olarak atananların sosyal medyada 15 Temmuz ruhuna aykırı davranan içimizdeki troller olduğunu biliyoruz. Bunları ifşa edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. Bu açıklamamızda sadece iki örneğini vereceğim. Yapılan hatalar düzeltilinceye kadar tümünü afişe edeceğiz Bir taraftan başarılı idareciler tırpanlanırken yerlerine getirilen idarecilerin ehliyeti ,liyakati ve referansının sorgulanması gerekiyor. Sözün özü şu ki, Bakanlığın yatırımları taktire şayan ama yatırımın kişi atamasına odaklanması pandemi sürecine zarar veriyor. Bir sonraki adımın kaosa gireceğini düşünmek bile istemiyorum. Bir çok ilde vaka sayıları artarken sözleşme sürelerini uzatmak yerine yeni atamalar yapılmasının tam bir kaos ortamı oluşturacağını altını çizerek söylüyorum. Enerjimizi konsantre olmuş çalışanlarımızın moral ve motivasyonunu arttırmaya harcamamız gerekirken, yatırımı atamaya yapmak anlamsızdır. Sürecin bedelini tüm sağlık çalışanları ödeyeceği gibi vatandaşlarımızın da zor durumda kalacağı aşikardır. Süreç birilerine makam açmak süreci değildir, Pandemi ile mücadele sürecidir. İzmir sağlık çalışanları olarak İl Sağlık Müdürüne ‘Çok güzel hareketler bunlar’ diyoruz. Sağlık Bakanı sahada emek veren sağlık çalışanlarını alkışlarken, İzmir’in sağlık çalışanları da il sağlık müdürünü bu atamalardan dolayı alkışlıyor” dedi.