“HAVALİMANINA ÇOK ZOR ULAŞTIK” Yurda gelen bazı yolcular basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Kabil’e 2 ay önce saç ekimi işi için giden Bursalı hemşire olarak görev İrem Kahraman, “Kabil Havalimanı’na gerçekten çok zor ulaştık. Amerikan araçlarının arasına girerek güney kapısına kadar geldik. Güney kapısının önünde Amerikan askerleri ve Taliban güvenli bölgeyi koruyordu. Oraya ulaşana kadar valizlerimizi her şeylerimizi attık. İngiliz askerlerine ulaşmaya çalıştık. Biz Türk’üz diye bağırdıkça Taliban bizi kırbaçla geri püskürttü. Oraya ulaşana kadar çok zor anlar yaşadık. Güvenli bölgeye geçtiğimiz noktadan itibaren Azerbaycan Türkleri ve Türk askeri bizi aldı. Çok yardımcı oldular. Büyükelçiliğimiz, İçişleri Bakanlığımız, Dışişleri Bakanlığımız. Bursa Milletvekili Mustafa Esgin çok yardımcı oldu Bize. Çok teşekkür ederiz herkese. Sağ salim ülkemize dönebildik. Çok mutluyuz buraya geldiğimiz için” diye konuştu. HAVALİMANINA KADAR HER ŞEY KÖTÜYDÜ” Anestezi uzmanı Mert Yamaç ise, Kabil askeri havalimanına girene kadar her şey çok kötüydü. Bütün yönetim Amerikan’ın elinde. Amerikan ordusuyla beraber Taliban ordusu da yardım etti oraya gitmemize. Herhangi bir sıkıntı yaşamadık. havalimanın içeresinde çok güvendeydik. Türk askerleri direk bizi karşıladı. Allah razı olsun onlardan. Askeri uçakla Pakistan’a geçtik ve aktarmalı olarak Türkiye geldik” dedi. İstanbul Havalimanı’nda gazetecilere açıklamada bulunan Kabil’de işletmecilik yapan Rafet Gürbüz, askeri uçakla Kabil’den İslamabad’a geçtiklerini söyledi. “TÜRK VATANDAŞI ORADA MAĞDUR DEĞİL” İslamabad’da da iyi karşılandıkların belirten Gürbüz, “Kabil büyükelçimiz bizi saat 12 gibi yolcu etti. Onun dışında gerek Kabil’deki komutanımız çok ilgilendi. Orada çalışan sivil işletmecileriz. Herhangi bir sorunumuz olmadı. İnşallah oradaki hiçbir vatandaşımızın ve askerimizin de burnu kanamadan ülkemize gelir. Ben orada hiçbir Türk vatandaşının kalacağına inanmıyorum. Biraz rahatsızlık geçirdim orada. Bütün doktorlarımız, komutanlarımız fazlasıyla ilgilendi. Hiçbir Türk vatandaşı orada mağdur değil. Güçlü ülkenin güçlü insanlarını sistem kendiliğinden hissettiriyor. Şanslı ülke insanlarından biriyiz” diye konuştu.