İstanbul Bahçelievler’de 29 Aralık 2019 tarihinde rahatsızlanan özel harekat polisi S.Z. yediği bir yemekten zehirlendi. S.Z. Meslektaşı S.T. tarafından Bahçelievler Devlet Hastanesi’ne götürüldü. S.T., acil servise yatışı yapılan meslektaşı S.Z.’nin yanında refakatçi olarak kaldı. Bu sırada acil serviste görevli hemşire Özkan Tekin, özel harekat polislerini görünce yanlarına gitti. Tekin’in, “Ne olmuş benim kardeşime” demesiyle olanlar oldu. 1,5 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ Hemşire Özkan Tekin’e, “Sen kimsin?” diyerek üstüne yürüyen S.T. sonrasında ise Tekin’i sedyenin yanına çekip perdeyi kapatarak darp etti. Sesleri duyanların yardımıyla kurtulan Tekin hemen beyaz kod verdi. Olayın ardından Özkan Tekin’in suç duyurusunun ardından polis memuru S.T. hakkında, “kasten yaralama” suçundan 6 aydan 1,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. “DARP ETMEDİM” Bakırköy 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada hakim karşısına çıkan sanık polis memuru S.T. hemşire Tekin’in sivil giyimli bir şekilde yanlarına geldiğini söyleyerek, “Geçerken, ‘ne yapıyorsunuz?’ dedi. Ben de kibarca, ‘sen kimsin?’ diye sordum. Kendisi bize, ‘ben sizin komutanınızım’ dedi. Ben müştekinin hem giyimi hem de bu şekilde verdiği cevap yüzünden memur olacağını düşünemedim. Ardından arkadaşıma müdahale etmeye çalıştı. Ben kendisinin sağlık personeli olduğundan şüphe ettiğim için sorguladım” dedi. Suçlamaları kabul etmeyen T., “Kendisini darp etmedim” dedi. “YUMRUK ATIP BOĞAZIMI SIKTI” Özkan Tekin ise mahkemede verdiği ifadede, polislere sempati duyduğu için acil serviste görünce yanlarına gittiğini ve “ne olmuş benim kardeşime” diyerek ne olduğunu sorduğunu anlattı. S.T.’nin, sert bir ses tonuyla, “Sen kimsin?” dediğini anlatan Tekin, “Ben de ortamı yumuşatmak için, ‘ben de buranın komutanıyım’ dedim. Bunun üzerine sanık beni hasta yataklarının olduğu yere çekti. Perdeyi kapatarak yakamdan tuttu. İki kere yumruk vurdu. Boğazımı sıktı. Şikayetçiyim” dedi. PARA CEZASI VERİLDİ Alınan savunma ve beyanların ardından kararını açıklayan mahkeme sanık polis memuru S.T.’yi, “basit yaralama” suçundan 2 bin 240 lira adli para cezasına çarptırdı. Mahkeme bu ceza için de hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Karara itiraz eden Özkan Tekin’in avukatı Selahattin Yaman, müvekkilinin psikolojik ve fiziki şiddete uğradığını söyleyerek, “Yaklaşık olarak iki yıldır süregelen davada hiçbir caydırıcılığı olmayan ceza verilmiştir. Verilmiş olan bu cezanın caydırıcı olmadığı, toplum vicdanını rahatsız ettiği ortadadır” dedi. Sanığın müvekkilini özel bir bölüme alarak darp ettiğini söyleyen Yaman, “Savcılık makamı tarafından sadece ‘basit yaralama’ için iddianame düzenlenmesi kabul edilemez. Türk Ceza Kanunu tarafından düzenlenen ‘kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçunun tüm unsurları gerçekleşmiştir. İşbu sebeple de sanık aleyhine bu suçtan dolayı da soruşturma başlatılması gerekmektedir” dedi. “CEZALAR HIZLI VE CAYDIRICI OLMALI” Pandemi döneminde sağlık çalışanlarının gösterdiği çaba karşısında temel hak olan şiddetin önlenmesi için eksik adım atıldığını söyleyen Yaman, “Sağlık çalışanlarının korunamaması hicap duyulacak bir mevzudur. Bir meslek gurubunun işinden ötürü her gün şiddet olayları ile karşı karşıya gelmemesi için verilecek cezaların hızlı ve caydırıcı olması gerekmektedir” dedi.