Foto

Yer: İzmir! Onlarca hemşire... Böyle görüntülendi

Yeni tip corona virüs (Covid-19) ile mücadelede ön cephede yer alan hemşireler, canları pahasına hayat kurtarmaya devam ediyor.

ABONE OL Anadolu Ajansı (AA) ekibi, Türkiye'de Kovid-19 vakalarının görülmeye başlanmasının ardından pandemi hastanesine dönüştürülen İzmir Bornova Türkan Özilhan Devlet Hastanesinde görevli 300 hemşirenin bir gününe şahitlik etti.

Her yıl 12 Mayıs'ta "Hemşireler Günü"nü kutlayan "beyaz melekler", Kovid-19 salgını nedeniyle her zamankinden daha fazla mesai harcıyor.

Covid-19 şüphesiyle gelen hastaları dikkatle teslim alan hemşireler, onları yaşama bağlamak için zamanla yarışıyor.

Hastaların hep yanlarında olmalarını istediği hemşireler, sabahın erken saatlerinde geldikleri hastanede ilk olarak koruyucu kıyafetlerini giyiyor. Hemşireler için siren çalarak acil servise gelen her ambulans kurtarılacak bir yaşamı simgeliyor.

İlk müdahale sonrası sürüntü örnekleri alan hemşireler, hastaların tahlillerinin pozitif çıkması halinde onları tedavi görecekleri servise yönlendiriyor.

Kimi zaman yetişkini kimi zaman da bir bebeği sağlığına kavuşturmak için mesai harcayan hemşireler, enfekte olma riskine rağmen hastalar için büyük bir cesaret örneği sergiliyor.

Görevleri esnasında enfekte olan bazı hemşirelere ise aynı hastanede yine meslektaşları moral veriyor. Hemşirelerin birçoğu virüsü yakınlarına bulaştırma korkusuyla öğrenci yurtlarında kalıyor.

Hemşireler, Covid-19'lu hastaların tedavi gördüğü yoğun bakımlarda ise virüslerde deyim yerindeyse göğüs göğüse savaşıyor.

Yoğun bakım servisene girerken beyaz tulumlarının üzerine bir kat daha koruyucu kıyafet giyen hemşireler, gözlüklerini, eldivenlerini ve maskelerini taktıktan sonra tamamen hastalara odaklanıyor

Salgın sürecinde yoğun çalışma koşullarında fırsat buldukça aileleriyle özellikle de çocuklarıyla telefonda konuşarak özlem gideren beyaz melekler, Kovid-19 salgınının Türkiye'de sona ereceği günü büyük bir özlemle bekliyor.

"HEMŞİRE OLDUĞUM İÇİN KOMŞULAR YEMEK GETİRİYOR" Yoğun bakım hemşiresi 27 yaşındaki Gizem Temeltaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Covid-19 ile mücadele günlerinin başında zorlandıklarını ancak etkili mücadele sayesinde hasta sayısının azaldığını söyledi.

Kendisinin de enfekte olduğunu belirten Temeltaş, şöyle konuştu:

Hemşire Kezban Deniz de Kovid-19 sürecinde ailesiyle arasına mesafe koymak zorunda kaldığını hatırlattı.

Vaka ve ölüm sayısı azaldığında çok mutlu oluyorum. Bana çalışma gücü veriyor. Vaka sayısı o gün tek hasta bile azalsa bize umut veriyor. Hemşire olarak yaptığımız işin ne kadar kutsal olduğunu bu süreçte daha iyi anladım.

Hemşire olduğum için komşularım sürekli yemek getiriyor. Otobüslerde ise vatandaşlar bana yer veriyor. Bu çok güzel bir şey. Duygulanmamak elde değil."

Bulaşma riski nedeniyle anne ve babasıyla görüşmediğini dile getiren Deniz, "Çocuğumla arama mesafe koymak zorunda kaldım. Ona sarılmayı çok özledim. Hemşire olmayı kendim istedim.

Özellikle bu süreçte yaptığımız işin önemi herkes tarafından anlaşıldı. Hastanemizde 35 yaşında entübe bir hastamız vardı. Ona 'daha çok gençsin, güçlü ol' dedim.

"ANNE İLE ÇOCUĞU ARASINDA VİRÜS MÜ OLUR" Sabire Yaman da 26 yıllık hemşire olduğunu vurguladı.

Yaman, şöyle devam etti:

Hastanede görev yapan erkek hemşirelerden 31 yaşındaki Ahmet Gökhan ise insanları mutlu etmek için eğitim fakültesinden mezun olduktan sonra hemşirelik okuduğunu kaydetti.

Bu zor süreçte hastaların yanında olduğu için gurur duyduğunu ifade eden Yaman, oğluna sarılmanın hayalini kurduğunu belirtti.Yaman, şöyle devam etti:

Biz pandemiyi bir savaş olarak görüyoruz. İlk başta çok az panik yaşadık. Sonra cephede nasıl durmamız gerektiğini öğrenince rahatladık." ifadelerini kullandı.

Başhekim Doç. Dr. Abdurrahman Hamdi İnan ise hemşirelerin, pandemi sürecinde doktorlarla omuz omuza mücadele ettiğini, onların özverili çalışmaları sayesinde Türkiye'nin salgını kısa sürede kontrol altına almayı başardığını söyledi.

"Bir gün oğlum bana sarılmak istedi ona 'anneciğim virüs var, sarılamayız' dedim. O da bana, 'anne ile çocuğun arasında virüs mü olur' dedi. O an çok ağladım. Benim insanlardan isteğim, bu süreç sona erinceye kadar evde kalmaları. Onlar sokağa çıkmayarak bizim çocuklarımızla biran önce kavuşmalarımızı sağlasınlar."

Hemşireliğin kadın mesleği olarak görülmemesi gerektiğine işaret eden Gökhan, "Artık bu algı değişti. Erkekler de bir kadının gösterdiği özveriyle çalışabiliyor.