Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, yaz sıcağında havuza girerek serinleyen tatilcileri, koronavirüse karşı almaları gereken tedbirler konusunda uyardı. Prof. Dr. İlhan, "Suyun içinde de çok yakın temas olursa elbette ki risk artabilir. Aslında karada olan her şey suda da geçerli. En az 2 metre mesafeye dikkat etmemiz gerekiyor" dedi. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Ankara'da faaliyet gösteren açık havuzda, yaz sıcağında serinleyenlere koronavirüs önlemlere ilişkin uyarılarda bulundu. Prof. Dr. İlhan, havuzda yüzen ve güneşlenen vatandaşlardan özellikle sosyal mesafeye uymalarını ve maske takmalarını istedi. Suda yüzenlerden de mesafeyi korumalarını isteyen Prof. Dr. İlhan, aşırı yoğunluk yoksa ve fiziksel mesafe sağlanıyorsa denizin de havuzun da aynı düzeyde güvenli olduğunu söyledi. Prof. Dr. İlhan, "Ama deniz çok daha geniş bir mekan. Plajda 100 kişi var, denizde 100 kişi varsa insanlar biraz daha geniş alanlarda bulunabiliyor" dedi. 'KENDİ HAVLUMUZU KULLANMALIYIZ' Prof. Dr. İlhan, havuz ya da plaja giden vatandaşların daha evlerinden çıkmadan önce önlemlerini almaya başlamaları gerektiğine vurgu yaparak, "Kendi maskemizi yedeğiyle birlikte yanımıza almamız gerek. Kendi havlumuzu kullanmamız gerektiğini unutmamalıyız. Şezlongların üzerinde minder konulmuyor. Eğer şezlong üzerine bir şey yaymak istiyorsak kendi minderimizi, havlumuzu getirmemiz gerekiyor. Koronavirüsten şüphe ettirecek bir durumumuz var ise, ya da koronik hastalığımız varsa mutlaka hekimimize danışarak havuza ya da plaja gitmemiz gerekir. Şezlongların arasında ya da havlumuzu sereceğimiz yerde fiziksel mesafe olup olmadığına bakmamız gerekiyor. Aksi halde bulaş riski artıyor. En büyük risk olarak bunu söylemek gerekiyor; vatandaşlarımız güneşlenirken, plajda otururken maskelerini takmaları gerekiyor" diye konuştu. 'SUDA 2 METRE MESAFEYE DİKKAT' Koronavirüsün suyun içinde bulaşmadığı yönünde yanlış bir algı olduğunu belirten Prof. Dr. İlhan, "Evet suyun içinde bulaşmıyor; ama suyun içinde de çok yakın temas olursa elbette ki risk artabilir. Sudan çıktıktan sonra mutlaka maskemizi takmamız gerekiyor. Maskemizi takarak güneşlenmeye devam etmek gerekiyor. Şu an için sudan kişilere geçtiğine dair bulgu yok. Ancak dışarıda halay çekildiği gibi suyun içinde de halay çekilecek şekilde bir araya geliniyorsa elbette burada da risk söz konusu. Aslında karada olan her şey suda da geçerli. Sadece sudan bulaşmadığını bilmemiz gerekir. En az 2 metre mesafeye dikkat etmemiz gerekiyor" ifadesini kullandı. 'MASKE ORTALIKTA BIRAKILMAMALI' Tatil bölgelerinde maske ve eldivenlerin denize ve plaja atılmasının risk olduğunu değerlendiren Prof. Dr. İlhan "Maskelerimizi yanımızda getirdiğimiz poşet ile bertaraf etmemiz en doğrusu. O poşeti de mümkünse tıbbi atık kutusuna atalım. Yanınızdaki şezlongda bir kişi maskeyi unuttu, siz de maskeye dokundunuz, elinizi yüzünüze götürdünüz, çok kısa zaman önce orada bırakılmışsa ve o kişi koronavirüs hastasıysa, virüs yükü yüksekse elbette risk konusu. Herkesin kendi önlemini alması gerekir, kimsenin maskeyi ortalıkta bırakmaması gerekir. Kazayla böyle bir şey oldu, yapılacak işlem basit. Hızlı şekilde elimizi, yüzümüzü yıkamak, dezenfektan kullanmak yeterli olacaktır. Vatandaşlarımız tatillerini yapsınlar; ama unutmasınlar ki olağandışı bir dönemdeyiz. Fiziksel mesafe, maske ve hijyen kurallarını unutmamamız gerekiyor. Suyun içinde de fiziksel mesafeye dikkat edilmesi gerektiği bir kez daha vurgulanması gerekiyor" dedi.