https://www.sgkrehberi.com' un haberi;

Çalışma hayatında sık sık tartışma konusu olan gece çalışma süreleri konusunda emsal niteliğinde bir karar çıktı.

Yargıtay, örnek davadan yola çıkarak gece çalışma süresinin 7.5 saatten fazla olamayacağını hüküm altına aldı.

İşte kararın ayrıntıları:

ESAS NO : 2017/24459
KARAR NO : 2018/6655

Davacı, 26.02.2015 tarih ve 7241-PRG-10,9687 PRG 04 nolu programlı teftiş raporuna itirazlarının kabulü ile raporda adı geçen işçilere ait fazla çalışma ve buna bağlı ücret alacağı olmadığının tespitine ve raporun iptaline karar verilmesini istemiştir.

...Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü'nün 26/02/2015 tarih ve 7241-PRG-10,9687 PRG 04 sayılı programlı teftiş raporunun davalı işçi yönünden yapılan fazla mesai tespitine ilişkin kısmın iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:

Davacı, T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Müfettişlerince işyerinde yapılan denetim neticesinde düzenlenen raporun davacı kuruma idari para cezasının gönderilmesiyle haberdar olduklarını, müfettiş raporundaki fazla çalışma tespitlerinin gerçeği yansıtmadığını; işletmede çalışan tüm işçilerin sendikalı olup yıllık ikiyüzyetmiş saat fazla çalışma yaptırıldığını ve bu mesailerin İş Kanunu ve Toplu İş Sözleşmesi'ne uygun ödendiğini, bordro ve puantajların birbiriyle uyumlu olduğunu ve ödemelerin banka kanalıyla yapıldığını, raporda belirtilen çalışma sürelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu iddia ederek T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Müfettişleri tarafından hazırlanan 26.02.2015 tarih ve 7241-PRG-10,9687 PRG 04 nolu programlı teftiş raporuna itirazlarının kabulü ile raporda adı geçen işçilere ait bir fazla çalışma ve fazla çalışma alacağı olmadığının tespitine ve raporun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

B) Davalıların Cevabının Özeti:

Davalılar, davanın süresinde açılmadığını, müfettiş raporlarının aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, ...Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü'nün 26/02/2015 tarih ve 7241-PRG-10,9687 PRG 04 sayılı programlı teftiş raporunun davalı işçi yönünden yapılan fazla mesai tespitine ilişkin kısmın iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

D) Temyiz:

Kararı taraflar temyiz etmiştir.

E) Gerekçe:

1- USUL YÖNÜNDEN:

Duruşmada tefhim edilen ve hükmün esasını teşkil eden hüküm özeti ile gerekçe arasında çelişki olması 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırıdır.

6100 sayılı HMK. 298/2. maddesinde kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.

6100 sayılı HMK.nun 298/2. maddesine göre “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.”

Somut uyuşmazlıkta mahkemece hükmün gerekçesinde davalı işçinin karşılığı ödenmemiş fazla mesaisinin bulunduğunun belirtilmesine rağmen hüküm kısmında teftiş raporunun davalı işçi yönünden yapılan fazla mesai tespitine ilişkin kısmın iptaline ve davacının fazla mesai alacağının bulunmadığının tespitini de talep etmesine rağmen fazlaya ilişkin istemin de reddine karar verilmek suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratacak şekilde hüküm kurulmuştur.

Hüküm özeti ile gerekçeli karar arasındaki çelişki yukarıda belirtilen Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve HMK. nun 298/2. maddesine göre başlı başına bozma sebebidir.

Bu nedenlerle 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına, 6100 sayılı yasanın HMK.nun 298/2. maddesine aykırı olduğu anlaşılan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

2- ESAS YÖNÜNDEN:

4857 sayılı İş Kanunu’nun “Çalışma süresinden sayılan haller” başlıklı 66. maddesinin “c” bendinde “İşçinin işinde ve her an iş görmeye hazır bir halde bulunmakla beraber çalıştırılmaksızın ve çıkacak işi bekleyerek boş geçirdiği sürelerin çalışma süresinden sayılacağının düzenlendiği, davalı işverenlikte uygulanmakta olan toplu iş sözleşmesi hükmü gereğince haftada 5.5 gün 24 saat esasına göre çalışan işçi yönünden 24 saat çalıştığı gün için yalnızca 3 saat fazla çalışma ücreti ödeme yapılacağı kabul edildiğinde, nispi emredici nitelikteki çalışma süresinin haftalık en çok 45 saat olacağı yönündeki 63. madde hükmü ile 67. maddedeki gece çalışmasının 7,5 saat üzerinde olmayacağı hükmüne aykırı olacaktır.

Mahkemenin kabulüne göre de; Dairemizin yukarıda açıklanan uygulaması nazara alınmadan, işçinin işletmedeki görevi ve çalışma usulü hakkında mahkemece bir belirleme yapılmadan, T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Müfettişleri tarafından belirlenen fazla çalışma süresi ile farklı fazla çalışma süresi belirleyen ve bu farklılığın kaynağını denetime elverişsiz bir şekilde belirten bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm kurulması hatalıdır. Mahkemece bu hususu irdeleyen denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınarak işçinin fazla çalışma süresi çıkması halinde bu sürenin tespiti yönünde hüküm kurulmaması da isabetsizdir.

F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 27.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Editör: TE Bilisim