Sözleşmeli ebe olara görev yapan bir personelin geçici görev yolluğu talebi KDK tarafından reddedildi.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
(OMBUDSMANLIK)

BAŞVURU NO : 2016/2848

KARAR TARİHİ : 24/01/2017

RET KARARI

BAŞVURAN

BAŞVURAN VEKİLİ / TEMSİLCİSİ BAŞVURUYA KONU İDARE BAŞVURUNUN KONUSU

BAŞVURU TARİHİ

Artvin Halk Sağlığı Müdürlüğü

Başvuranın geçici görevlendirildiği süre için harcırahın hesaplanarak tarafına ödenmesi talebi hakkında.

USUL

Başvuru Süreci

Başvuru, Kurumumuza elektronik ortamda gönderilen ve 101/07/2016 tarih ve sayı ile kayıt altına alınan, gerçek kişiler için şikayet başvuru belgesi vasıtasıyla yapılmıştır. Başvurunun karara bağlanması için 14/06/2012 tarihli 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 8 inci maddesinin ikinci fıkrası ile 28/3/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve İmza Yetkileri Yönergesinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca, başvurunun incelenmesine ve araştırılmasına geçilmiştir.

Ön İnceleme Süreci

Yapılan ön inceleme neticesinde, başvuru konusunun Kurumumuzun görev alanına girdiği, başvuranın meşru, kişisel ve güncel bir menfaatinin olduğu, idari başvuru yollarının tüketildiği, başvurunun süresinde yapıldığı ve diğer ön inceleme konularında da bir eksiklik bulunmadığı, bu nedenle başvurunun incelenmesine ve araştırılmasına engel bir durumun olmadığı tespit edilmiştir.


OLAY VE OLGULAR

Başvuranın Konu Hakkındaki Açıklamaları ve İddiaları

Başvuran özetle, Artvin Halk Sağlığı Müdürlüğü Yusufeli Toplum Sağlığı Merkezi Altıparmak Sağlık Evinde sözleşmeli personel olarak ebe kadrosuna atandıktan sonra, 18/11/2011 tarihli ve sayılı Kaymakamlık Oluruna istinaden; 18/11/2011 tarihinden itibaren 11/01/2012 tarihine kadar Yusufeli Toplum Sağlığı Merkezinde; 31/12/2012 tarihli ve sayılı İl Makam Onayı ile 1 (bir) ay süre ile 02/01/2013 tarihinden itibaren Yusufeli İlçe Devlet Hastanesinde geçici olarak görevlendirildiğini, söz konusu birimlerde geçici olarak görevlendirildiği sürelere ilişkin geçici görev yolluğunun tarafına ödenmediğini, konuya ilişkin ilgili idarelere yapmış olduğu başvurulardan da herhangi bir sonuç alamadığını belirterek geçici görev yolluğunun tarafına ödenerek mağduriyetinin giderilmesini Kurumumuzdan talep etmektedir.

İdarenin Başvuru Konusuna İlişkin Açıklamaları

Başvuruya konu iddialar hakkında bilgi-belge talebimize istinaden Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanlığının 18/08/2016 tarihli ve sayılı cevabi yazısı eklerinde başvuru konusu ile ilgili

istenilen bilgi ve belgeler gönderilmiş olup, konunun hukuki boyutlarına ilişkin açıklamada bulunulmamıştır. Söz konusu cevabi yazı ekinde yer verilen THSK tarafından Artvin Valiliğine hitaben yazılı 26/08/2016 tarihli ve sayılı cevabi yazıda, “...ilgilinin, 02/01/2013 tarihinde

bir ay süreyle Yusufeli İlçe devlet hastanesine geçici görevle görevlendirildiği süre zarfında eşinin de Yusufeli İlçe Merkezinde polis memuru olarak görev yaptığı tespit edilmiştir. Bu itibarla, yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri çerçevesinde, ilgilinin ikametgâhı memuriyet mahallinde yer aldığından, adı geçen geçene geçici görev yolluğu ödenemeyeceği değerlendirilmektedir. ” ifadelerine yer verilmiştir.

Olaylar

Başvuru formu ve ekleri ile idare tarafından gönderilen bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde olaylar özetle şöyledir:

Artvin Halk Sağlığı Müdürlüğü Yusufeli Toplum Sağlığı Merkezi Altıparmak Sağlık Evinde sözleşmeli personel olarak ebe kadrosuna atanan başvuran, Kaymakamlık Oluruna istinaden; 18/11/2011 tarihinden itibaren 11/01/2012 tarihine kadar Yusufeli Toplum Sağlığı Merkezinde; ardından İl Makam Onayı ile 1 (bir) ay süre ile 02/01/2013 tarihinden itibaren Yusufeli İlçe Devlet Hastanesinde geçici olarak görevlendirilmiştir.

Başvuran geçici olarak görevlendirildiği sürelere ilişkin geçici görev yolluğunun tarafına ödenmesi için 01/07/2015 tarihli dilekçe ile Artvin Halk Sağlığı Müdürlüğüne başvuruda bulunmuş, adı geçen idare tarafından söz konusu talebin görevlendirilen Yusufeli Devlet Hastanesi tarafından karşılanması gerektiği şeklinde cevap verilmiştir.

Başvuran Yusufeli Devlet Hastanesine hitaben yazılan 28/09/2015 tarihli dilekçe ile talebini yinelemiş, ancak söz konusu Hastane tarafından “görevlendirmenin Hizmet Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde belirtilen usule uygun yapılmadığı” gerekçe gösterilerek talep reddedilmiştir.

Bu defa, başvuran Artvin Valiliğine hitaben 19/4/2016 tarihli dilekçe ile aynı talepte bulunmuş, Artvin Valiliği tarafından Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanlığından konuya ilişkin görüş alınmış

olup, söz konusu yazıda, başvuranın ikametgâh adresinin geçici görevlendirildiği mahalde bulunması nedeniyle talebi reddedilmiştir.

Başvuran talebinin reddedilmesi üzerine 01/07/2016 tarihinde Kurumumuza başvuruda bulunmuştur.

Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK’ın İnceleme ve Araştırma Bulguları

Başvurunun çözümüne dayanak teşkil etmek üzere 26/07/2016 tarihli ve sayılı yazıyla Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanlığından bilgi ve belge talep edilmiş olup, ilgili idare tarafından gönderilen cevabi yazı ve eklerine “İdarenin Başvuru Konusuna İlişkin Açıklamaları” ve “Olaylar” bölümünde yer verilmiş, başvuran ile 31/10/2016 tarihinde yapılan ve tutanak altına alınan görüşmede, başvuranın Yusufeli ilçe merkezinde ikamet ettiği ifade edilmiş olmakla birlikte konuya ilişkin bilgi kendisinden temin edilememiş, ilgili Başkanlık tarafından sunulan bilgiler kapsamında başvurucunun geçici görevlendirildiği sürelerde “

adresine ikametgâhının kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE

A. İlgili Mevzuat

18/10/1982 tarihli ve 2709 sayılı T.C. Anayasasının “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74 üncü maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında;

“Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler. ”, hükmü yer almaktadır.

Birleşmiş Milletler “İnsan Haklarının Geliştirilmesi ve Korunması İçin Kurulan Ulusal Kuruluşların Statüsüne İlişkin İlkeler/Paris Prensipleri’nde; “...Ulusal kuruluşlar, yürürlükteki yasaları, mevzuatı ve yasa tasarıları ile yasa önerilerini incelerler ve metinlerin, insan haklarının temel ilkeleriyle uyumlu hale getirilmeleri için uygun gördükleri tavsiyeleri yaparlar; gerek gördükleri takdirde, yeni yasaların kabul edilmesini, yürürlükteki yasaların uyumlu hale getirilmesini ve idari önlemlerin alınmasını veya değiştirilmesini tavsiye ederler...

.Ulusal düzeyde yürürlükte olan yasaların, mevzuatın ve uygulamaların, insan haklarına ilişkin uluslararası belgeler ve mekanizmalarla uyumlu hale getirilmesini ve hayata geçirilmesini teşvik ederler ve sağlarlar.”, hükmü yer almaktadır.

14/6/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun "Kurumun Görevi" başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında; “Kurum, idarenin işleyişiyle ilgili şikayet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir. ”, hükmü yer almaktadır.

14. 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu’nun

10.1. “Tarifler” başlıklı 3 üncü maddesinde, “ a. Harcırah: Bu Kanuna göre ödenmesi gereken yol masrafı, gündelik, aile masrafı ve yer değiştirme masrafından birini, birkaçını veya tamamını;”

Memuriyet mahalli: Memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgâhının bulunduğu şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahaller ile bu mahallerin dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde bulunup belediye hizmetlerinin götürüldüğü, büyükşehir belediyelerinin olduğu illerde ise il mülki sınırları içinde kalmak kaydıyla memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgâhının bulunduğu ilçe belediye sınırları içinde kalan ve yerleşim özellikleri bakımından bütünlük arz eden yerler ile belediye sınırları dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu yerlerin devamı niteliğindeki mahaller ve kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerleri.

Başka yer: Yukarıda (g) fıkrasında yazılı memuriyet mahalli dışındaki yerleri; ifade eder. ” hükmü,

“Muvakkat vazife harcırahı (Yol masrafı ve yevmiye)” başlığını taşıyan 14 üncü maddesinin birinci fıkrasında, “Aşağıda gösterilen memur ve hizmetlilere muvakkat vazife harcırahı olarak yol masrafı ile yevmiye verilir ve hamal (Cins ve adedi beyannamede gösterilmek suretiyle) bagaj ve ikametgah veya vazife mahalli ile istasyon, iskele veya durak arasındaki nakil vasıtası masrafları da ayrıca tediye olunur:

Birinci maddede yazılı kurumlara ait bir vazifenin ifası maksadiyle muvekkaten yurt içinde veya dışında başka bir yere gönderilenlere”, hükmü,

“Memuriyet mahalli dışına gönderilenlerin gündeliği” başlığını taşıyan 39 uncu maddesinin birinci cümlesinde; “Resmi bir görevle memuriyet mahalli içinde bir yere gönderilenlere gündelik verilmez. Geçici bir görevle memuriyet mahalli dışındaki bir yere gönderilenlerden, buralarda ve yolda öğle (saat 13.00) ve akşam (saat 19.00) yemeği zamanlarından birini geçirenlere 1/3, ikisini geçirenlere 2/3 oranında ve geceyi de geçirenlere tam gündelik verilir. ” hükmü yer verilmiştir.

10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 34 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında, “İlgili olduğu malî yılın sonundan başlayarak beş yıl içinde alacaklıları tarafından geçerli bir mazerete dayanmaksızın, yazılı talep edilmediğinden veya belgeleri verilmediğinden dolayı ödenemeyen borçlar zamanaşımına uğrayarak kamu idareleri lehine düşer. ” hükmü düzenlenmiştir.

06/06/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Usul ve Esasların 4 üncü maddesinde, “Personel, sözleşmelerinde belirtilen görev yeri dışında çalıştırılamaz. Görev yeri dışına geçici olarak gönderilenlerin gündelik ve yol giderleri, 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümlerinde saptanan süreyi ve 1 inci derece Devlet memurlarına ödenen harcırah miktarını aşmamak üzere sözleşmelerde belirtilir.” hükmü yer almaktadır.

Hizmet Sözleşmesi (Ücretleri Merkezi Yönetim Bütçesinden Ödenecekler İçin)’nin 6 ncı maddesinde, “Personel, sözleşmede belirtilen görev dışında başka bir işte çalıştırılamaz.

Maliye Bakanlığı tarafından vize edilmiş pozisyonlarda istihdam edilecek personel, sözleşme imzaladığı Kurumun hizmet irimi dışında sürekli olarak görevlendirilemez ve çalıştırılamaz. 

Ancak, personel;

Deprem, yangın, su baskını, yer kayması, çığ ve benzeri afetler, sıkıyönetim, olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hallerinde,

Bakanlık veya bağlı kuruluşlarınca düzenlenen sertifikalı eğitim programları için en fazla bir defa ve üç ayı geçmemek üzere,

İl sağlık müdürlükleri, halk sağlığı müdürlükleri veya kamu hastane birliklerince düzenlenen mesleki eğitim çalışmaları için bir ayı geçmemek üzere,

ç) Sözleşmeli aile sağlığı elemanı bulunmayan ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu’na göre memuriyet mahalli içinde sayılan aile kimliği birimlerinde çalıştırılmak üzere,

Mesleki eğitim mahiyetinde sayılabilecek kongre, konferans, seminer ve sempozyum gibi bilimsel içerikli etkinlikler için on günü geçmemek üzere geçici olarak görevlendirilebilir. Kurumdan izin alınmak kaydıyla (c) bendinde belirtilen süre bir ay daha uzatılabilir.

Personel, (a) ve (d) bentlerinde belirtilen durumların varlığında ve bu bentlerde belirtilen sürelerin aşılmaması kaydıyla veya organizasyonu kapsamında sağlık hizmeti sunmak üzere yurtdışında geçici olarak görevlendirilebilir.

Bakanlık veya bağlı kuruluşlarınca düzenlenen sertifikalı eğitim programına katılan personel, eğitim süresinin iki katı süreyle kuruma ait hizmet birimlerinde, eğitim aldığı alanda çalışmak zorundadır. Bu süreyi tamamlamadan hizmet sözleşmesini fesheden personel, katıldığı eğitim programı için yapılan harcama tutarından kendisiyle ilgili kısmı, kurumuna geri ödemekle yükümlüdür, Personel, görev yeri dışında geçici olarak görevlendirildiğinde gündelik ve yol giderleri, unvanı, hizmet yılı ve öğrenim durumu olan emsali Devlet memurunu geçmemek üzere, 6245 sayılı Harcırah Kanunu ile tespit edilen esaslara göre hesaplanır, ” esaslarına yer verilmiştir.

B. Başvuru Konusuna İlişkin Uygulamalar

Danıştay 5. Dairesinin 30/10/1995 tarihli ve E:1992/4040, K:1995/3347 sayılı Kararında özetle: “Memuriyet merkezlerinin dışında bir göreve vekaleten gönderilenlere ödenecek yol masrafı ve yevmiye yukarıda anılan Kanunun 14. maddesinde düzenlenen muvakkat vazife harcırahının içinde sayılmış olduğundan, memuriyet merkezinin bulunduğu ... ilçesi dışında ... İl Özel İdare Müdür Yardımcılığı görevine vekaleten atanan, ancak ikametgahı vekaleten görevlendirildiği ... İl Merkezinde bulunan davacıya ödenecek harcırahın, 3. maddedeki tanımlar ve bu kanunun genel espirisi içinde ele alınarak tesbit edilmesi gerekmektedir. Bu bakımdan yukarıda anılan maddeler birlikte değerlendirildiğinde: harcırah ödenmesinde, yapılan harcamaların karşılanması amacı güdüldüğü, diğer bir anlatımla, harcırahın yapılan gerçek giderin karşılığı olduğu ve 3. maddedeki tanımlardan da harcırahın ancak memurun asıl görevli olduğu veya ikametgahının bulunduğu yerler

dışındaki görevlendirmeler için ödeneceği sonucuna varılmaktadır............................................................................................... Bu durumda, olayda davacının ikametgahının vekaleten görevlendirildiği... İl Merkezi olması ve dolayısıyla fiilen yemek ve konaklama gideri yaptığından söz edilememesi karşısında, maddelerin getiriliş amacına uygun olarak tesis edildiği anlaşılan işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolundaki idare mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir."

Kamu Denetçisi Muhittin MIHÇAK'ın Kamu Başdenetçisi'ne Önerisi

Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neticesinde; başvuruda geçici görevlendirilen sürelerin memuriyet mahalli kapsamında olması nedeniyle harcırah talebinin reddi gerektiği yönündeki öneri Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

Hukuka ve Hakkaniyete Uygunluk Yönünden Değerlendirme

Başvuran (3) numaralı paragrafta açıklandığı üzere, sözleşmeli personel statüsünde ebe olarak görev yaptığı Artvin Halk Sağlığı Müdürlüğü Yusufeli Toplum Sağlığı Merkezi Altıparmak Köyü Sağlık Evi dışında Artvin Yusufeli ilçe merkezinde bulunan Yusufeli Toplum Sağlığı Merkezi ile Yusufeli İlçe Devlet Hastanesinde geçici olarak görevlendirildiği sürelere ilişkin hak etmiş olduğu geçici görev yolluğunun hesaplanarak tarafına ödenmesini talep etmektedir.

Anayasanın 2 nci maddesinde, Devletin temel nitelikleri arasında hukuk devleti ilkesine yer verilmiş olup, idarenin işlem tesis ederken hukuka bağlı olması ve hukuk kuralları içinde hareket etmesi hukuk devleti ilkesinin bir gereği olarak benimsenmektedir. Bu kapsamda, bir idari işlemin belli bir sebebe dayanması gerekmekte olup, idari işlemin dayanağı olan sebebin açıkça kanunlarda gösterilmiş olması durumunda, idari işlemin hukuka uygun olabilmesi için, idarenin aldığı kararın bu sebebe dayanması ve bunun da kararda açıkça gösterilmesi gerekir. İdarenin, bağlı yetkinin bulunduğu durumlarda, kanunun koyduğu sınırlar içinde kalması, sebep ve konu yönünden kanun ile belirtilen koşullara uyması gerekir.

Sözleşmeli personellerin geçici görevlendirilmesine ilişkin Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Usul ve Esaslar ile Hizmet Sözleşmesi kapsamında iş ve işlemlerin yürütüldüğü göz önünde bulundurulduğunda, ilgililerin, sözleşmelerinde belirtilen görev yeri dışında çalıştırılamayacağı, yalnızca deprem, yangın, su baskını, yer kayması, çığ ve benzeri afetler, sıkıyönetim, olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hallerinde veya sertifikalı ve mesleki eğitim programları ile bilimsel içerikli etkinliklerde, memuriyet mahalli içinde sayılan aile kimliği birimlerinde çalıştırılmak üzere geçici görevlendirilebilecekleri düzenlenmiş bulunmaktadır.

Başvuru konusu olayda ise sözleşmeli personel statüsünde bulunan başvuranın sağlık gerekçesiyle görevlendirildiği anlaşılmakla birlikte, ilgili idarenin Hizmet Sözleşmesinde yer almayan bir gerekçeyle kişiyi görevlendirdiği, bu gerekçeyle ilgilinin harcıraha hak kazanmadığı gerekçesi ile talebini reddettiği anlaşılmış olmakla birlikte, her ne kadar Hizmet Sözleşmesi esasları çerçevesinde görevlendirme yapılmamış olsa da bahsi geçen idare tarafından geçici görevlendirme işlemlerinin tesis edildiği göz önünde bulundurulduğunda söz konusu geçici görevlendirilen süreler için başvuranın 6245 sayılı Kanun kapsamında harcıraha hak kazandığında tereddüt bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, başvuru konusuna ilişkin 6245 sayılı Kanun gereğince geçici görevlendirilen personele yönelik harcırah öngörülmüş olmakla birlikte yine aynı Kanunda harcırahın tanımında, “Memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgâhının bulunduğu şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahaller ile bu mahallerin dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde bulunup belediye hizmetlerinin götürüldüğü...” ifadesi gereğince kişinin görev yerinin yanında ikametgahı da memuriyet mahalli kapsamında değerlendirilmektedir.

İlgili idare ve başvuran tarafından sunulan bilgi ve belgeler ışığında, başvuranın görev mahallinde ikamet etmediği, ikametgâhının geçici görevlendirildiği birimlerin mahallinde bulunduğu tespit edilerek kişinin görev yeri gibi ikametgâhının da memuriyet mahalli kapsamında olduğundan başvurana geçici görevlendirildiği süre için harcırah verilmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı kanaatine ulaşılmıştır.

Yukarıdan beri anlatılan hususlar, başvuranın iddiaları, idarenin konu ile ilgili açıklamaları, ilgili mevzuat, yargı kararları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sözleşmeli personel statüsündeki başvuranın görev yaptığı mahal dışında geçici görevlendirildiği süreye ilişkin harcırah verilmemesinde hukuka aykırılık tespit edilemediğinden başvurunun reddine karar vermek gerekmiştir.

İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme

2709 sayılı T.C. Anayasasının "Kanun Önünde Eşitlik" başlıklı 10 uncu maddesinde ifadesini bulan kanun önünde eşitlik ilkesinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 13 üncü maddesindeki etkili başvuru hakkının ve 17 inci maddesindeki hakları kötüye kullanma yasağının ihlal edildiğine dair herhangi bir bulgu ve bilgiye rastlanmadığı gibi başvuruya konu olayda, uluslararası sözleşmelerde yazılı ve güvence altına alınmış olan diğer haklara da aykırı bir durum tespit edilememiştir.

İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

Günümüzde demokratik, modern ve katılımcı yönetim anlayışında idarelerden sadece hukuka uygun olarak hareket etmeleri değil aynı zamanda iyi yönetim ilkelerine de uygun işlem tesis etmeleri beklenmektedir.

28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin "İyi yönetim ilkeleri" başlıklı 6 ncı maddesinde "Kurum, inceleme ve araştırma yaparken idarenin, insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde; kanunlara uygunluk, ayrımcılığın önlenmesi, ölçülülük, yetkinin kötüye kullanılmaması, eşitlik, tarafsızlık, dürüstlük, nezaket, şeffaflık, hesap verilebilirlik, haklı beklentiye uygunluk, kazanılmış hakların korunması, dinlenilme hakkı, savunma hakkı, bilgi edinme hakkı, makul sürede karar verme, kararların gerekçeli olması, karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi, kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi, kişisel verilerin korunması gibi iyi yönetim ilkelerine uygun işlem ve eylem ile tutum veya davranışta bulunup bulunmadığını gözetir ve iyi yönetim ilkelerine uyar." hükmü yer almaktadır. Söz konusu Yönetmelik hükmünde yer alan ilkelerin kaynağını teşkil eden Avrupa Birliği Temel Haklar Şartının 41 inci maddesinde de iyi yönetim hakkından bahsedilmekte olup, benzer ilkelere Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilen "Avrupa Doğru İdari Davranış Yasası”nda da yer verilmiştir.

Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; idareden istenilen bilgi ve belgelerin süresi içinde ve gerekçeli olarak Kurumumuza gönderildiği ayrıca idarenin başvuranla ilgili işlemlerinde “kanunlara uygunluk”, “makul sürede karar verme”, “hesap verilebilirlik”,  “şeffaflık”, “kararların gerekçeli olması”, “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ilkelerine uygun davrandığı, ancak idarenin, başvurucuya verdiği cevapta hangi sürede hangi mercilere başvurabileceğini göstermediği bu nedenle “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uymadığı anlaşılmış olup, idareden bundan böyle bu ilkeye de uyması beklenmektedir.

HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN YASAL MEVZUAT

Dava Açma Süresinin Yeniden Başlaması

14/06/2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 17 nci maddesinin sekizinci fıkrasına göre Kamu Denetçiliği Kurumuna, dava açma süresi içinde yapılan başvuru, işlemeye başlamış olan dava açma süresini durdurmakta olup, anılan Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, başvurunun Kurum tarafından reddedilmesi hâlinde, durmuş olan dava açma süresi gerekçeli ret kararının ilgiliye tebliğinden itibaren kaldığı yerden işlemeye başlayacaktır.

Yargı Yolu

2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Temel hak ve hürriyetlerin korunması” başlıklı 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadırhükmü yer almakta olup, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca ilgili idarenin işlemine karşı 60 günlük dava açma süresinden varsa arta kalan süre içinde Artvin İdare Mahkemesine yargı yolu açıktır.

KARAR

Yukarıda açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre BAŞVURUNUN REDDİNE;

Kararın BAŞVURANA ve ARTVİN HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜNE tebliğine;

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi'nce karar verildi.

e-imza lıdır

Şeref MALKOÇ

Kamu Başdenetçisi

Editör: TE Bilisim