Sağlık Bakanlığının sözleşmeli sistemde yer almayan entegre hastanelere kadrolu müdür atandığı gerçeğini bu seferde Sağlık SEN Trabzon Şube Başkanı İdris AYDIN gün yüzüne çıkardı.

personel sağlık

Daha fazla ek ödeme alınması için yapılan bu uygulama ile daha önce bakanlıkta çalışan memurlar Anadolu'da değişik illerde küçük hastanlere müdür olarak atanıp , bakanlıkta görev yapmaya devam ediyorlardı.

Örneğin bilgisayar işletmenliğinden müdür kadrosuna atanan biri 11 bin yerine 21 bin alacak. 

Her hangi bir sınav yada özel şart olmadan yapılan bu atamalar vicdanları yaralamaktan başka hiçbir işe yaramaz.  Sınavla atanılması gereken bir unvana bir yolunu bulup kadrolu eleman atanması yazıktır, günahtır, haramdır. 

İşte Sağlık SEN başkanının açıklaması;

Şimdi düşünün;

Bir sağlık tesisinde Hastane Müdürü olarak görev yapıyorsunuz. Bir gün kapınız çalınıyor ve içeriye bir hanımefendi/beyefendi giriyor. Ve size diyor ki ben bu hastaneye müdür olarak atandım. Göreve başlamaya geldim. Buyur ediyorsunuz, kahvesini ısmarlıyorsunuz ve vaziyeti öğreniyorsunuz.

Şaka veya bir film sahnesi olduğunu falan düşünüyorsunuz. Ama değil…

Peki nasıl oluyor?

Bir kişi düşünün. Bir gün içerisinde herhangi bir sınava, mülakata, referansa veya istişareye gerek duyulmadan önce Sağlık Bakanlığına Daire Başkanı olarak atanıyor. Oradan da hoooop İlçe Hastanesine kadrolu Hastane Müdürü.

Peki neden bu yol seçiliyor?

Çünkü hastane müdürlüğü görevde yükselme sınavına tabi bir kadro. Harici yapmanın tek yolu hülle. İtirazımız da tam olarak burada başlıyor. Çünkü bu yöntemle binlerce sağlık çalışanının emeğini, gayretini ve hayallerini çalıyorsunuz. Hizmet değil hezimet yaratıyorsunuz.

Hem de ilimizdeki onlarca sağlık tesisinde meslek hayatının yarısını idarecilik ile geçirmiş, alanında bilgi birikimi ve tecrübeye sahip bunca idareci (Sağlık Müdürü, Başhekim, Hastane Müdürü, Başhemşire vb) 2,5-3 yılda bir sözleşme imzalamak sureti ile ve bunca yıllık birikimi bir dahaki sözleşme döneminde hiçe sayılma ihtimali dahilinde görev yaparken.

Üstelik hastanenin müdürü hala görevinin başında iken ve öncesinde ne kendisine ne de ilgili hiçbir kimseye bilgi verilmeden.

Şimdi soruyorum;

Söz konusu hastanede idari boşluk olduğuna dair bir veri, bilgi, dayanak var mı? Yok.

Mevcut Hastane Müdüründen bir şikayet veya memnuniyetsizlik söz konusu mu? Hayır.

Bu yapılan devlet adabına, insan ahlakına uygun mu? Değil.

İlçeye, Hastaneye veya sağlık sistemine katma değer söz konusu mu? Asla.

Peki kim yapıyor bunu, neden yapılıyor bu?

Kime ne faydası var?

Sisteme ne katkısı var?

Bu soruların hiç birinin cevabı yok. Sahiplenen de yok. Çünkü yapılanın yanlış olduğunu yapanlar da çok net biliyor ve görüyor.

Burada asıl mesele şahıslar değildir.

Politika veya siyaset adı altında önümüze konulan sistemsel hatalar, anlamsız kaygılar ve kişilere özgü uygulamalardır.

Ben inanıyorum ki “Yanlış Hesap Bağdat’tan Geri Dönecek” ve bugün Ali BAYKUŞ kardeşimize yapılan haksızlık bir daha hiçbir mesai arkadaşımıza yapılmamak üzere giderilecektir.

Editör: TE Bilisim