AYM, özel hayat nedeniyle memuryetten çıkarma cezası verilebilmesi için yapılan eylemin o kuruma zarar vermesinin haklı gerekçelerle ortaya konulmasının 'zaruri' olduğuna vurgu yaptı.
AYM kararına göre, bir kamu çalışanı S.S aynı kurumda çalıştığı evli olan erkek personel Z.K.'nın eşi H.K'yı kurumdan sabit telefonla arayarak 'kocanla gönül ilişkim var, ayrıl' şeklinde konuştu, daha sonra taraflar arasında sosyal medyada yapılan hakaret ve tartışma sonrası mahkeme S.S'ye 3 ay hapis cezası vererek hükmün açıklamasının geri bırakılmasına kararı verdi ve karar kesinleşti.

Yaşanılan bu gelişmeler sonrası Z.K. eşi H.K. ile ayrıldı ve S.S ile evlendi. Çalıştşığı kurum ise S.S.'yi memuriyetten çıkardı. Çıkarma işleminin yargı yolu kesinleştikten sonra S.S. AYM ye başvurdu.

AYM ise, 'Mahkemelerin gerekçelerinin bireyin özel hayatına müdahaleyi haklı kılacak yeterlilikte olması zaruridir. Oysa mahkemece söz konusu eylem ve davranışların başvurucunun mesleki hayatı aday memur olarak görev yaptığı kurum üzerindeki olumsuz etkileri ve riskleri ikna edici gerekçelerle açıklanmamıştır. Dolayısıyla başvurucunun eylemlerinin mesleğine bir etkisinin bulunduğunun ortaya konulamadığı değerlendirilmektedir.' şeklinde karar vererek S.S'nin başvrusunu kabul etti ve özel hayata dayalı memuriyetten çıkarma işlemini adil bulmadı.

Editör: TE Bilisim