Sağlık Bakanlığı’nın, ağız ve diş sağlığı hizmeti veren merkez ve hastanelerinden diş hekimi göçü yaşanıyor.

Türk Dişhekimleri Birliği Başkanı Tarık İşmen, son bir yılda binden fazla diş hekiminin kamudan istifa ettiğini söyledi. İstifalar nedeniyle, uzmansız kalan bazı kliniklerde hizmet durdu. En büyük kopuşun olduğu ortodontide, hastalar ciddi mağduriyet ile karşı karşıya kaldı

Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) açıklamalarına göre 18 ayda 8 binden fazla hekim, kamu kurumlarındaki görevlerinden istifa ederek ayrıldı. Kamuda, benzer yaprak dökümü ağız ve diş sağlığı merkez ve hastanelerinde devam ediyor.

Pandemi boyunca filyasyon (hasta takip) yapmakla görevlendirilen kamudaki diş hekimleri, istifa etme yasağı kalkar kalkmaz kurumlarından ayrılmaya ve emekliliklerini istemeye başladı. İstifalar bir zincire dönüştü. Ayrılanların hastaları, geride kalan meslektaşlarında yığılınca onlar da çareyi istifada aradı.

Bazı merkez ve hastanelerde istifa eden uzman diş hekimleri nedeniyle kapanan klinikler oldu. Örneğin, İstanbul Okmeydanı Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi’nden yedi ortodonti uzmanının peş peşe ayrılmasıyla bölüm kapandı. Tedavisi süreklilik gerektiren ve yaklaşık üç yıl süren hastalar ortada kaldı.

Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre, 131 ağız ve diş sağlığı merkezi, 29 diş hastanesi, üç diş eğitim hastanesi, 820 de diş polikliniği (hastanede) bulunuyor. Tüm bu birimlerde toplam 9 bin 950 diş ünitesinde hizmet veriliyor. Diş ünitesi başına 8 bin 357 hasta düşüyor. 10 bin 281 diş hekimi, 1051 uzman hekim, 55 asistan diş hekimi de buralarda çalışıyor.

Yüzde 10’u istifa etti

İstifa eden diş hekimlerinin, toplam sayının yaklaşık yüzde 10’unu oluşturduğunu belirten İşmen, şöyle konuştu: “Çok ciddi anlamda istifa etmeyi düşünen meslektaşlarımız da var. Çareyi istifa edip özel muayenehane veya poliklinik açmakta buluyorlar. Mutlaka halkın kamudaki sağlık hizmetine ulaşması gerektiğini düşünüyoruz. Ama koşulların hekim ve hastalar için düzeltilmesi gerekiyor.”

Pandemi boyunca 36 diş hekimi ve dört yardımcı klinik personeli Covid-19 nedeniyle yaşamını kaybetti.
Nitekim diş hekimleri filyasyonda görevlendirilince ilk istifalar da başladı. İşmen, “Özellikle yaşı ilerleyen, kronik sağlık sorunları bulunanlar önce geri göreve çekildi, bunların büyük bölümü kamudan ayrıldı” dedi.

Başhekimler mobbing yapıyor

Diş hekimleri kamudan üç yolla maaş alıyor. Sabit maaş, sabit ek ödeme ve performansa dayalı ödeme. Bunların toplamı, aylık kazancı oluşturuyor. Covid-19 salgını nedeniyle kamu hizmetleri durunca, kazançları da azaldı. Yeniden başlayınca bu kez ağız ve diş sağlığı hizmetleri taleplerinde büyük artış ve kliniklerde yığılma yaşandı.

İşmen süreci şöyle anlattı: “Ertelenen hizmetleri alabilmek için kalabalıklar ve yığılmalar oluştu. Ancak salgına ve bilim kurulunun tavsiyelerine rağmen, hastalığın hekimlere ve yardımcı personele ve tabii hastalara bulaşmasını önleyen önlemler tüm merkezlerde yerine getirilmedi. Ortamdaki aerosolu dışarıya atmak üzere aspirasyon sistemi kurulmadı. Ünitelerin arasını ayıran bölümler yapılmadı. Meslektaşlarımızın bir bölümü yöneticilerinin mobingiyle karşı karşıya kalmaya başladılar. Bakanlığın tüm uyarıları, il sağlık müdürlerinin ‘Sistem eskisi gibi olmayacak daha yumuşak çalışılacak, zaman aralıkları açılacak’ demelerine rağmen, bazı başhekimler diş hekimlerine eski performanslarına dönmeleri konusunda baskı yapmaya başladılar. Bu da istifalara zemin hazırladı.”

MHRS 15-20 dakika veriyor

Merkezi Hekim Randevu Sistemi’den (MHRS) kamu diş hekimleri için de randevu alınıyor. Bakanlığın diğer hastanelerinde verilen 5 dakikalık muayene randevuları nasıl sorunsa, diş hekimliğinde 15-20 dakikada bir verilen randevular da benzer sıkıntılara yol açıyor.

İşmen, şöyle devam etti: “15-20 dakikalık süre kabul edilebilir değil. Bizde girişimsel işlemler ağırlıktadır. Bunun için hastayı hazırlamak ve kontrol altına almak zorundayız. 20-25 dakikada bir hastanın şikayetlerini dinleyebiliriz ancak ihtiyaçlarını tespit edemeyiz. Girişimsel işlemlerimizin süresinin ucu açıktır.

MHRS’ye diş hekimi başına günde 17-18 hasta yükleniyor. Bunlardan beşi işlemleri daha önce başlayıp devam eden hastalar, diğerleri yenileri. Basit bir dolgu yaptıran dahi koltuğu oturup kalmanın yarım saat ile 45 dakika sürdüğünü bilir. Sağlık bakanımız da biliyor. Röntgen, diş çekimi, kanal tedavisi vs. yapılıyor. 15-20 dakikada işlemler doğru düzgün yapılamaz. Bu koşullar da hekimleri kaçırıyor.”

İstifa edenlerin 700-800’ü uzman dişhekimi

Kamudan istifa edenlerin yaklaşık 700-800’ü uzman diş hekimi. İşmen bunun sonuçlarını şöyle anlattı: “Uzman diş hekimlerinin yaptıkları işlemlerden aldıkları performans puanı, diş hekimlerinden biraz daha yüksek. Bu meslektaşlarımızın bazı işlerden kaçınmasına, hastaları uzmanlara göndermesine yol açtı. Maalesef hepimizin yapabileceği işler, böylece bir yerde birikmeye başladı. Bu yığılma da uzmanların istifalarına yol açan sebeplerden biri. Bu kez uzmanlar eksildikçe, geride kalanların üzerinde ciddi bir iş yükü oluştu. Diş hekimliği eksiklikleri, ağız ve diş sağlığı hastalıkları ve buna bağlı pek çok sağlık sorununun artmasına yol açacaktır.”

Randevu sayıları pandemi öncesinden bile fazla

İstanbul Dişhekimleri Odası Başkanı Ali Gürlek, İstanbul’daki bazı kamu diş sağlığı merkez ve hastanelerinde randevu sayılarının pandemi öncesinden bile fazla olduğunu söyledi.

Fiziki koşulların pandemiye uygun hale getirilmediğini belirten Gürlek, tabloyu şöyle özetledi: “Tüm kurumlarda yardımcı personel eksikliği var. Koruyucu ekipmanların, sarf malzemelerin, laboratuvar hizmetlerinin daha kaliteli ve yeterli oranda temin edilmemesi de kaliteli sağlık hizmetinin sunumu için alarm veriyor. Gelirinin büyük bir kısmını ek ödemelerin oluşturduğu kamuda çalışan diş hekimleri, düzenli ve net bir ücret alamıyor, çok düşük maaşlarla çalışmaktan ötürü ciddi motivasyon düşüklüğü yaşıyor. Pandemi koşullarında yüksek risk altında çalışan meslektaşlarımız, bu yüzden günden güne fakirleşmenin yarattığı moral bozukluğuyla son bir yılda emeklilik ve istifa kararları almaya başladı.”

İstifa eden uzman ne diyor?

Adını vermek istemeyen bir ortodonti uzmanı kendi deneyimini şöyle paylaştı: “İstanbul’da büyük bir ağız ve diş sağlığı hastanesinde çalışıyordum. Pandemi koşullarının yoğunluğu sırasında önce istifalar başladı. Birkaç ay arayla beş arkadaşımız ayrılınca, biz iki ortodonti uzmanı kaldık. İstifa eden arkadaşların hasta yükü de bize geldi. Ortodonti tedavileri devamlılık istiyor ve uzun sürüyor. İş yükümüz çok arttı. Sadece bana 500 hasta kalmıştı. Maaşlar zaten belli. Çok yorulup bunalınca ben de ayrılmak istedim ve istifa kararı aldım. Kendi yerimi açtım. Geride kalan tek uzman arkadaşımız da arkamdan istifa etti. İstifalar nedeniyle birçok hastanede ortodonti hizmeti sonlandı. Hastaların oralara gitmesi de mümkün olmayacak. Eyüp ve Küçükçekmece ağız diş sağlığı merkezlerindeki ortodonti klinikleri de benzer sorun nedeniyle kapandı. Kadıköy yakası hastanelerinde de benzer sorunlar var.

Editör: TE Bilisim