“Döner sermaye konusu ile ilgili bir şeyler ifade etmeden önce sizleri bir kaç ay geriye götürerek hafızalarınızı tazeleyerek konuya  başlamak istiyorum.

Hatırlarsınız  Sağlık Sen beyanat üstüne beyanat verip sosyal medyadan mesaj üzerine mesaj yayınlamasının ardından Ankara Kızılcahamam da büyük  bir toplantı yaptı. Ankara’ya turistik gezi yaparcasına uçak seyahatleri yapıldı. Sosyal medyadan büyük bir sendikacılık örneği  şeklinde lanse edildi. “Yaparsa Sağlık Sen Yapar” sözü ile büyük büyük laflar edildi. Sağlık çalışanları çok büyük umutlara kapıldı. 

Sut fiyatlarındaki artış ile büyük bir kazanım elde edileceği ve artık döner sermaye sistemindeki aksaklıkların giderileceği yeni yönetmeliğin sorunları halledeceği zannedildi. 

Toplantıdan bir kaç gün sonra  çıkan yönetmelik ile bütün sağlık çalışanları adeta şok yaşadı. Sağlık  çalışanları için dişe dokunur  hiç bir kazanım elde edilemedi ve yönetmelik mali kayıpları telafi etmekten çok uzak  kaldı.

Sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmekten uzak çıkan yönetmelikle ilgili Sağlık Sen kulağının üstüne yattı. Twitter sendikacılığı yaptı. Bir kaç gün tweet attı sonra konu kapandı. 

Ardından pandemi süreci başladı. Gecesini gündüzüne katan, günlerce anne babasından, çoluk çocuğundan hayatı pahasına uzak kalan sağlık çalışanları tüm ülkenin adeta kahramanı haline geldi. Ülke ayağa kalktı günlerce sağlık çalışanları ayakta alkışlandı.

ÖDEMELER ADALETLİ OLMALI

Sağlık çalışanlarına bugüne kadar görülmemiş büyük bir oranda kamuoyu desteği olmasına  rağmen bu durum sorunların çözümü için kullanılamadı ve  maalesef  sadece 3 ay gibi kısa bir süreliğine kimi arkadaşımızın aldığı, kimi arkadaşımızın alamadığı, adaletsiz bir dağılım  şekli ile ek ödeme dağıtıldı. 

3 ay sonrası ise zaten kör topal adaletsiz süre gelen  döner sermaye sistemi komple çöktü. Artık çok garip ve gülünç dönmeyen sermaye ödemeleri ile sağlık çalışanları maalesef karşı karşıya kaldı. 

Sağlık Sen  bu süreçte  ne yaptı. Sadece demeç verdi.  Sağlık çalışanlarını yeterince savunamadı ve  gerekli mali isteklerde bulunamadı, kazanımlar elde edemedi.

DÖNER SERMAYE KALDIRILSIN.

Pandemiye karşı büyük bir risk altında aşırı yoğun çalışma temposuyla ölümle burun buruna mücadele veren sağlık çalışanları maalesef döner sermaye ödemelerinin sıfırlanmasıyla birlikte  ekonomik sorunlar ile karşı karşıya kalmışlardır. 

Bu saatten sonra Sağlık Bakanlığında dönmeyen döner sermaye sistemi bir  kaç pansuman tedbirler ile düzenlenip bizlere yeniden sunulmasına bizler Mil Sağlık Sen olarak asla razı değiliz. 

Genel idari hizmetler sınıfının unutulduğu, doktor haricindeki çalışanların üvey evlat muamelesi gördüğü, sadece tabiplerin emekliliğine yansıyan, sağlık çalışanının emekliliğine yansımayan, yasal yıllık izinlerimizi kullandığımızda kesilen, (önceki yıllarda  aldığımız halde şimdi alamadığımız döner sermaye ücretinin kesildiği) tüm memurlara verilen seyyanen zamlardan hariç tutulmamızı bize reva gören  bu ucube sistemi kabul etmiyoruz. 

Can siperhane çalışan sağlık çalışanlarının alkışlar ile el üstünde tutuluyor olmasını canı gönülden destekliyorum ancak hayatın gerçek realitesini de görmek gerekir. 

Alkışların ekmek almadığını, okul harcamalarını karşılamadığını, ev taksitlerini ödemediğini belirtmek isterim.

SAĞLIKÇILAR ADALET İSTİYOR. 

Artık bu saatten sonra pansuman tedbirleri asla kabul etmiyor, döner sermaye sisteminin  kaldırılmasını maaşlarımızın net bütün olarak ödenmesini, emekliliğe bütününün yansıtılmasını, izinlerde kesinti olmamasını, tüm seyyanen verilen zam oranlarından hariç tutulmamamızı istiyoruz.

Çok şey istemiyoruz. Kamuda çalışan diğer memurlarla aynı statüde olmak istiyoruz.

Tüm sağlık çalışanlarına seyyanen 1000 TL zam ve maaşlarımızın 9000 TL olan yoksulluk sınırının üzerinde ( Okul ve meslek gurubu ile farklılık gösterebilir) yükseltilmesi istiyoruz.”

Şenol Gemici
Mil Sağlık Sen Genel Başkanı

Editör: TE Bilisim