Sendikanın açıklaması şöyle:

"Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca’nın ‘Tüm sağlık çalışanlarına tavandan üç ay ek ödeme verilecek’’ açıklaması Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde uygulamaya konulmadı. Ek ödeme bir yana, sağlık çalışanları pandemiden önce aldıkları ücreti dahi alamamışlardır. Pandemiden önce daha yüksek oranda ek ödeme alan Dokuz Eylül Üniversitesi sağlık çalışanlarının ek ödemelerinde kesintiler yapılmış, sendikalar ve dernekler bir araya gelerek dönemin Başhekim Vekili Semih Küçükgüçlü ile bu konunun nedenleri ve çözüm önerileriyle görüşme talep etmişlerdir. Fakat Başhekim Vekili hiçbir suretle sendika temsilcileriyle görüşmemiştir. İstediği açıklamayı alamayan sendikalara tek bir seçenek kalmıştır; o da basın yoluyla idareye sesini duyurmak!

Hem sağlık çalışanına hakkını vermeyeceksiniz, hem bunun sebeplerini açıklamayacaksınız, hem sağlık çalışanları işlerini aksatmasın diyecek, hem de hakkını aramanın yolunu görüşmeyerek bir sonraki adıma taşımalarına sebep olacaksınız. Bu kaosu oluşturan sizsiniz. Sonra da mesai saatinde yerinizde yoktunuz ve pandemi vardı mesafeye uymadınız bahanesiyle sağlık emekçisini cezalandıracaksınız.
Sizin ceza tebliğinde “özveriyle mesaisine devam eden meslektaşlarınız ‘’ dedikleriniz “ben servisi idare edeyim sen eyleme git” diyerek arkadaşını destekleyen çalışanlardır. Çünkü aynı ek ödeme onunda sorunudur, ve o gün basın açıklamasında dile getirilen, alınamayan haklar onlarında hakkıdır. Çünkü hiçbir sağlık emekçisi hasta hayatını tehlikeye atarak hak aramaz. ‘’Mesai saatinde yerinizde yoktunuz…’’ bahanesiyle hakkını arayanlara ceza yağdıran anlayışa soruyoruz;

Partili milletvekilleri ile Balçova Belediyesi’nin önünde yaptığınız karşı eylem mesai saati dışında mıydı? Mesafe kurallarına uydunuz mu? Siz sağlık emekçilerine beş dakika yapacağınız açıklamadan kaçınıp yarım saat belediyenin önünde açıklama yapmanızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Soruşturmaları açtınız, peki savunmaları hiç mi okumadınız? Ki o gün izinli olan sendika temsilcisine bile mesai saatinde yerinde bulunamadınız diye yazı göndermenize rağmen bu durumu savunmasında belirten temsilciye ceza verdiniz… Bu çelişkiyi nasıl açıklıyorsunuz? Savunmayı okumamışsınız ki cezayı onamışsınız!
Yolumuz uzun, pandemi tüm ağırlığıyla, artarak devam ediyor. Bu mücadelenin başkahramanları sahada canı pahasına mücadele eden sağlık emekçileridir. 11 Mart’ dan bu yana özveriyle çalıştık ve çalışmaya devam edeceğiz. Haklarımızı aramaya da devam edeceğiz. Ta ki insan onuruna yakışır temel ücret hakkımızı alana, 3600 ek gösterge, yıpranma payının geçmiş çalışma yıllarını kapsayacak şekilde 5 yıla 1 yıl olacak şekilde düzenlenene, ucube kadrolarda çalışan sözleşmeli arkadaşlarımız 4/A kadroya alınana kadar!
Pandemide makam odasından sağa sola emir yağdıran yönetim, sağlık emekçilerinin tükenmişliğine bir nebze çare olmak, motivasyonlarını tekrar sağlamak üzere mesai harcamak yerine Haziran’ dan bu yana tüm mesaisini nasıl bir kılıf bulsam da hakkını arayan sağlık emekçisinin hak arama mücadelesine cezalandırsam anlayışı ile hareket etmektedir.

Hakkını aramanın karşılığı ceza ise arkadaşlarımızı onurlu mücadelelerinde saygıyla selamlıyoruz. Elbette yasal yollara başvurulacaktır, sağlık emekçisi yalnız değildir. DEU idarecileri ise tüm sağlık emekçilerinin hafızasında mesai arkadaşlarını muhatap almayıp siyasilerle Balçova Cumhuriyet Meydanında boy gösteren idareciler olarak kalacaktır. Bu da bizim size “KINAMA”mız olsun!"

Editör: TE Bilisim