Sendikaların; üye kapma, yeni üye yapma, yetki alma çalışmaları tam gaz devam ediyor...
Bazı sendikalar üyelerine yaptırdıkları hediyeleri dağıtmaya başlamışlar bile...
İyi günlerde kullansınlar!
Daha önce de birçok kez paylaşmıştık, bazı sendikaların yetkiyi almak için sağlık çalışanlarını ayrıştırdığını ve mobbing uyguladığını...
Türk Sağlık-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Köse ile dün yaptığımız telefon görüşmesinde, sendikal faaliyetlerin yoğun yaşandığı bu süreçte amaçlarının yetki almak değil, sağlık çalışanlarının sorunlarına çözüm getirmek olduğunu söyledi.
Köse, konuşmasında çarpıcı bir ifade kullandı:
Köse, "Yetkiliyim diyen sendikalara olan güven kaybı, tüm sendikalara sirayet etti!.." dedi.
Toplu sözleşme döneminde hak ve taleplerle alakalı beklentilere çok uzak bir tavır sergilenmesinin, sağlık çalışanlarını olumsuz etkilediğini de anlatan Köse şöyle konuştu:
***
"Bu mevcut dönemde sağlık çalışanlarının hakları teslim edilmeyecekse ne zaman edilecek? Biz bu kapsamda sendika olarak sorun ve taleplerin çözümüne odaklanmış durumdayız. Yani önceliğimiz 'Yetki almak' değil, çalışanların sorun ve sıkıntılarına çözüm bulmak. Sağlık çalışanları adeta canı burnunda çalışıyor. Vaka sayıları da arttı... Ne olacağı belli değil... Belirsizlik var... Sağlık çalışanları sözde alkışlarla değil, değerli olacaklarını hissettirecek bir uygulama bekliyor. Birçok yerde çalışanlarıyla görüşmeyen idareciler var. Sağlık alanında salgınla savaş var... Mustafa Kemal Atatürk cepheye gitmeseydi savaş kazanılabilir miydi? Kurumlardaki ayrımcılık, ötekileştirme sağlık çalışanlarını yaraladı... 'Yetkiliyim' diyen sendikalara karşı yaşanan güvensizlik, diğer sendikalara da sirayet etti maalesef... Öncelikle yaşanan bu olumsuzlukları ortadan kaldırıp, iş barışı ve huzurunu sağlamak gerekiyor... Özlük ve mali hakları ile ilgili konuları sağlık çalışanları kanıksadı artık!.."
***
Şimdiii...
Sağlık çalışanları mutsuz, umutsuz ve geleceğe kaygı ile bakıyor ne yazık ki!
Hekiminden hemşiresine, teknisyeninden hizmetli personeline varıncaya kadar her gün onlarca sağlık çalışanı ile telefonla görüşüyorum, mesajlaşıyorum...
Yıllardır bugüne kadar, "Sıkıntımız yok! Çok mutlu ve huzurlu çalışıyoruz!.." diyen tek bir sağlıkçıya rastlamadım...
Ülke genelinde bir milyonun üzerinde sağlık çalışanımız var...
Sadece bir kişi "Mutluyum" demez mi Allah Aşkına!..
O zaman bu sistemde, uygulamalarda, işleyişte, modelde bir sıkıntı var demek...
Artık bir şeylerin değişmesi gerekmiyor mu?
Sıkıntılar ortada ama...
Her görüşmemizde haksızlıktan, adaletsizlikten, ayrımcılıktan, mali ve özlük haklardaki eşitsizlikten, verilen sözlerin tutulmamasından yakınıyorlar...
Sağlık çalışanları kendilerini tek cümle ile bakın nasıl anlatıyorlar:
"Hayatta en değerli şey sağlık, en değersiz kişiler ise sağlık çalışanları!.."
Sosyal medya hesaplarındaki paylaşımlarından da görebilirsiniz kullandıkları bu ifadeleri...
Yorum sizin!..
Lale Akasoy-Yeni Dönem
Editör: TE Bilisim
