Artık bıçak kemiğe dayandı sağlıkçılarda...

Avazları çıktığı kadar, nefesleri, güçleri yettiğince bağırıyorlar "Yeteeer!" diye...

"Hastalanıyoruz, ölüyoruz, sevdiklerimizi özlüyoruz..." şeklinde feryat ediyorlar adeta...

Niye mi?

Duyarsız, vurdumduymaz insanlar yüzünden elbette!..

Hastanelerde koşturan sağlıkçıların dertleri ayrı, mahalle mahalle, sokak sokak gezen filyasyon ekiplerininki ayrı...

Sağlıkçılar haklı olarak çok ama çok dertli...

***

Biliyorsunuz hastanelerde görev yapan sağlıkçılar büyük risk altında ve koronavirüsten ölen, hastalıkla mücadele edenlerin sayısı da hiç küçümsenmeyecek kadar fazla...

Önce size merkez kamu hastanemizde çalışan sağlıkçıların yaşadıkları sıkıntıyı aktaralım...

Hatta biz aktarmayayım, onların sosyal medya paylaşımını duyuralım size.

Buyurun...

"Bugün serviste bir personelimiz kovid pozitif çıktı. Tabii tedirginlik oldu. Başhemşire yardımcısını aradık, durumu anlattık. 'Ne yapalım?' diye sorduğumuzda 'Maske takın' dedi. Bu öneriden sonra herkes sus pus!.."

Ne dâhiyane bir fikir değil mi?

Alkışlıyoruz bu idareciyi!

Yorum sizin!..

***

Evet, şimdi gelelim filyasyon ekiplerinin sıkıntılarına...

Ha bu arada; İl Sağlık Müdürlüğü, filyasyon ekiplerini personel açısından güçlendirmek ve sayılarını artırmak için hastanelerden farklı alanlarda çalışan personel takviyesine gitti.

Gitti ama merak ettiğimiz soru, "Araç ve ekipman sayıları yeterli mi acaba?"

Neyse...

***

Aslına bakarsanız, günde neredeyse 16 saat 40 derece sıcağın altında o astronot tulumların içinde çalışan filyasyon ekiplerinin durumları gerçekten zor.

Gerçi onlar çalışmaktan değil, insanların tepkilerinden çok yıprandıklarını söylüyorlar...

Farklı ilçelerde görev yapan 2- 3 filyasyon ekibinde çalışan sağlıkçılarla görüşüyoruz.

Anlattıkları inanın dudak uçuklatan türden!

Bazı ilçe sağlık müdürlüklerinin, kriz masasının yönetimden kaynaklanan uygulamalarından yılmış durumdalar!..

Sağlıkçıların ifadelerine göre ciddi iletişim kopuklukları ve eksiklikler var...

Bize gönderilen onlarca maillerin bir bölümünü önümüzdeki günlerde bu sütunlardan yayınlayacağız...

O zaman sahada çalışanların hem yönetimsel anlamda, hem de vatandaş kanadında neler yaşadıklarına şahit olursunuz!..

***

Filyasyon ekiplerinde yer alan sağlıkçıların en büyük şikâyeti, evde karantinada olması gereken hastaların yüreklerinin götürdüğü yerlere gitmesi!

Bakın neler anlatıyorlar:

"Tanısı konan hastaları evde izolasyona alıyoruz ve sistem üzerinde kontrolleri yapılıyor. Kişinin evine gittiğimizde hasta yok! Kahvehanede maskesiz oturup arkadaşlarıyla sohbet ederken buluyoruz! Bir hastamız da Mudanya'ya tatile gitmiş... Olacak iş değil! Yazıktır, günahtır bize! Yazıktır, günahtır masum insanlara!.. Bu kadar umursamazlık, bu kadar duyarsızlık niye? Saatlerce, gece gündüz demeden çalışıyoruz... Sonuç koca bir '0' ve başa dönüyoruz!.. Niye?"

Evet, niye?..

Lale Akasoy-Yenidönem

Editör: TE Bilisim