Beton mikser operatörü olarak çalıştıkları inşaat şantiyesinde Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) primlerinin düşük yatırıldığını, geçmiş dönem ücretlerinden kesintiler yapıldığını öne süren ve bunların ödenmediğini işveren temsilcisine dile getiren işçi ve 4 arkadaşı kapı önüne konuldu. İşçiler önce başka bir şehirdeki şantiyede görevlendirildi. Görev yerlerinin keyfi olarak değiştirildiğini söyleyen 5 işçi, istifa etti. İşveren ise devamsızlık tutanağı düzenleyerek 5 işçiyi tazminatsız çıkardı. İş Mahkemesi’nin yolunu tutan işçi, hak aradıkları için kapı önüne konulduklarını öne sürdü. Her gün 07.30'dan gece 23.00-24.00 saatlerine kadar Cumartesi ve Pazar günleri ile genel tatiller dahil olmak üzere devamlı surette çalıştığını dile getirdi. Davacı işçi kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti ve ödenmeyen ücret alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etti. Davalı şirket sahibi ise davacının çalıştığı santralin kaldırılması neticesinde işçilerin başka bir kentteki tesise geçirildiğini, davacının birkaç arkadaşı ile yeni yerdeki görevlerine gelmediklerinin tutanak altına alındığını iddia etti. Tarafları dinleyen Mahkeme, davanın kısmen kabulüne hükmetti. Kararı davacı işçi temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.

"İŞÇİ YER DEĞİŞİKLİĞİNİ KABUL ETMEK ZORUNDA DEĞİL"

İşçilerin görev yerlerinin keyfi olarak değiştirilemeyeceğinin altı çizilen Yargıtay kararında; “Şantiyede çalışan davacının başka bir kentteki şantiyeye nakledilmek istendiği, davacının bunu kabul etmemesi üzerine de davalı işverence işten çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Davacının işyerinin değişmesi işçi açısından aleyhe değişiklik olup, davacı işçi bunu kabul etmek zorunda değildir. Taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinde, işverenin nakil yetkisinin olması, işveren tarafından bu değişiklik objektif nedenlerle ortaya konulamadığı sürece sonuca etki etmeyecektir. Sonuç itibariyle davalı işveren fesihte haklı olduğunu ispat edemediğinden, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü gerekirken, yazılı gerekçeyle reddi hatalıdır. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir” ifadeleri yer aldı.

Editör: TE Bilisim