Cihan Erarslan, " Fatsa Devlet Hastanesi Yönetiminin Değiştirilmesini İstiyoruz" ifadelerine vurgu yaptı. 1,5 yıl önce acil servise getirdiği annesinin 3 defa acil servisten hizmet alamadan hastaneden ayrılmak zorunda kaldığını dile getiren Fatsa Devlet Hastanesinde annesinin mağdur edildiğini vurguladı.

Erarslan, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

45 yaşındayım ve kendimi bildim bileli Fatsa Devlet Hastanesi her zaman doktoruyla, sağlık çalışanıyla ve yönetimiyle bölgeye güven veren bir hastane olmuştur. Türkiye’de dahi parmakla gösterildiği dönemleri yaşadık.

20 yıl önce başlayan Sağlıkta Dönüşüm kapsamında Fatsa Devlet Hastanesi örnek bir hastane vizyonuyla bölgeye hizmet vermeye devam etmekteydi.

Ta ki benim eleştirilerime kadar Samsun ikametinden mesaiye düzensiz devam eden, şikayetlerimizin kök nedenine inmek yerine yuvarlak cümlelerle soruşturmaları kapatan, başarız görünmemek, sözleşmesinin her dönem yenilenebilme kaygısıyla sorunları örtbas eden başhekimin hastane yönetimini hastane müdürüne bırakana kadar.

Bu hastane müdürü ki, likayattan uzak yönetim üslubuyla, enerjisini daha çok personel mobbingine harcayarak geçirmektedir. Kendisi Üst Düzey Yönetici makamını, aynı zamanda sendika il yöneticisi göreviyle işgal etmekte ve kötüye kullanmaktadır.

Sn. Cumhurbaşkanım, Sn. Sağlık Bakanım ve Sn. Ordu Milletvekillerimiz

Rahmetli annem ile birer ay arayla gece ve sabaha karşı saatlerde tam 3 defa acil servisten hizmet alamadan ayrılmak zorunda kaldık.

Böbrek ÜRE değeri 150’ye çıkan anneme icapçı uzman doktor telefonda acil hekimine ‘Ben sorumluluk alamam, gitsin ilaçlarını düzenletsin’ diyerek acil medikal tedavi uygulamasında bulunmadı.

Bilinci yerinde olmayan annem ben başında değilken ‘al anneni götür’ amacıyla sarı alandan gözlemsiz boş bir odaya yatağıyla bırakıldı.

Acil doktoruna saygı sınırları içerisinde derdimizi anlatmamız karşısında ‘Lafı uzattığım takdirde’ Beyaz Kod vermekle tehdit edildim.

Tıbbi Sekreter annemin medikal, fiziksel ve ruhsal haliyle ilgili ailesine bilgi aktardı ve kvkk şikayetim üzerine tehdit aldım.

Anneme 24 saat içerisinde aynı tanıyla, ambulansla acile başvurulmasına rağmen icapçı uzman doktor davet ettiremedik, acil hekimi ‘anneni yatırmak istiyorsan özel hastaneye götür’ dedi.

Şikayetlerim kapsamında yasal saklama süresi dolana kadar kamera kayıtları incelenmedi, kayıtlar silindi.

Tüm bu muamalelere maruz kalan annem icapçı uzman davetine ve yataklı tedaviye uygun görülmedikten 10 gün sonra hayata veda etti.

Başvurmadığım meşru yol kalmadı. Ancak sistem dahilindeki tüm yöneticiler biribirini kollayarak dosyaların tamamı herhangi bir delil, kamera ve ses kayıtları incelenmeden benim yeniden görüşüm alınmadan kapatıldı.

CİMER’den ve İl Sağlık Müdürlüğünden yaptığımız şikayetler, olayların baş sorumlusu Fatsa Devlet Hastanesi başhekiminin ifadeleriyle veya başhekimin arkadaşı olan komşu ilçe başhekiminin tutanaklarıyla usulsüzce kapatıldı. Hiçbir başvuruma derinlemesine inceleme yapılmadı.

Sadece tıbbi sekretere işlediği suçun yanında küçük bir uyarı cezasıyla geçiştirildi.

Bu tıbbi sekreterin soruşturmasındaki muhakkik bana ‘Düğme baştan yanlış ilikli, boşuna uğraşıyorsun, düzeltemezsin.” deme cüretini gösterdi. Kendisini haddini bilmesi ve geliş amacı doğrultusunda görevini yapması konusunda uyardım.

Annemin ölümünün ardından hakkımı aradığım bu yolculukta benim gibi birçok vatandaşımızın şikayetleriyle de hemhal oldum.

İnsanlarımız muzdarip, mağdur ve umutsuz. Ya şikayet etmeye korkuyorlar ya da önceki şikayetlerinin sonuçsuz kalması nedeniyle yıldırılmışlar.

Personele mobbing, yönetici tarafından personele zorunlu medikal ürün satışı, yönetimin avaneleri tarafından işlenen suçların örtbas edilmesi, kurumun sıklıkla doktor ve sağlık personelini kaybetmesi… hepsi bizim alışık olmadığımız şekilde Fatsa Devlet Hastanesinde yaşanmaktadır.

Yıllarca günlük 350 km yol yaparak görev yapmaya çalışan Başhekim Alper Delier, koluna Hastane Müdürünü de takarak hastanede yaşanan aksaklıklarla ilgili yerel siyasilerimizi alay edercesine yanlış bilgilerle de kandırmıştır.

Başhekim Fatsa’da hastane müdürünü kendisine siyasi koridor, başhemşireyi ise sosyal koridor olarak kullanıp, karşılığında kendilerine işlerine karışmadan diledikleri gibi hastaneyi yönetmeleri, dilediklerini özgürce yapmaları konforunu sunmuştur. Bu da zaman içerisinde hastane müdürü ve başhemirede güç zehirlenmesine, hizmet kalitesinin düşmesine, personel mobbinglerine, hastaların şikayetlerini geçiştirme cüretlerine sebep olmuştur.

Çünkü artık hastanede onlardan BÜYÜK yoktu.

Biz Fatsalılar olarak Sağlık Bakanlığının gelişen sağlık politikalarını ve yönetimini Fatsa Devlet Hastanesinde de görmeyi özledik. Eskiden binamız eskiydi ama sağlık hizmeti Fatsa’da kaliteliydi, insan odaklıydı.

ESKİDEN DOKTORLAR FATSA DEVLET HASTANESİ’NE TAYİN OLMAK İÇİN SIRAYA GİRERDİ, ŞİMDİKİ YÖNETİM DÖNEMİNDE MEMURİYETTEN İSTİFA EDİYOR, FATSA’DA KALMAK İSTEMİYORLAR.

MOBBİNGDEN BURADAN TAYİN İSTEYEN, ÜCRETSİZ İZİNE AYRILAN SAĞLIK PERSONELİNİ YENİDEN MUTLU ORTAMINDA HASTANEMİZDE GÖRMEK İSTİYORUZ.

MUTLU HİZMET MUTLU ÇALIŞANLA OLUR, MUTLU ÇALIŞANLA HASTALAR ŞİFA BULUR.

YAKLAŞIK 400BİN İNSANIMIZ FATSA DEVLET HASTANESİ’NDEN HİZMET ALMAYA ÇALIŞMAKTADIR.

FATSALILAR OLARAK FATSA DEVLET HASTANESİ YÖNETİMİNİN DEĞİŞTİRİLMESİNİ İSTİYORUZ.

MEMLEKETİMİZİN HASSASİYETİNİ TAŞIYAN, “AMAN SÖZLEŞMEM YENİLENSİN” KAYGISIYLA KUSUR VE ŞİKAYETLERİ ÖRTEN DEĞİL, ÇÖZÜMLEYEYEN, VATANDAŞIMIZ İÇİN DAHA İYİSİNİ YAPMA AŞKI TAŞIYAN HASTANE YÖNETİCİLERİ İSTİYORUZ.

KİMSENİN ANNESİ BENİM ANNEMDEN DAHA KIYMETLİ DEĞİL, HEPSİ ÇOK KIYMETLİ; BU YÖNETİCİLER TARAFINDAN SEVDİKLERİMİZİN SAĞLIĞI İLE ELİMİZ KOLUMUZ BAĞLI TEST EDİLİYORUZ.

FATSALILAR ESKİ GÜNLERDEKİ SAYGILI, GÜVEN VEREN MUTLU SAĞLIK HİZMETİNİ ÖZLEDİ.

İLGİLİ YETKİLİLERE

SAYGILARIMLA ARZ EDERİM.

CİHAN ERARSLAN

Kaynak Linki:https://www.yazargazetesi.com.tr/saglik/fatsa-devlet-hastanesi-nin-eski-gunlerini-mumla-ariyoruz-h828060.html

Editör: TE Bilisim