Pandemi sürecinin başlarında her ne kadar bazı aksaklıklar ve eksiklikler yaşanmış olsa da koronavirüsle mücadele ülkemizde başarıyla yürütülmüştür.

Ve bu başarının kahramanları hiç şüphesiz ki sağlık politikalarını üreten Sağlık Bakanlığı ile bu uygulamaları hastanelerde canını hiçe sayarak hayata geçiren sağlık emekçileridir.

Bunda şüphe yok!

Yurdumuzda pandemi süreci başladığı günden bu güne, sağlık emekçilerinin yaşadıkları sıkıntıları, acıları ve özlemlerini paylaşmıştık sizinle.

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca'nın babacan ve naif tavırları, her gün televizyon kanallarından yapmış olduğu bilgilendirmeler hem sağlık çalışanları hem de halk tarafından sempatiyle karşılandı...

Eyvallah!

Ancak sağlık emekçileri bu süreçte Sağlık Bakanı Dr. Koca'ya çok kırgınlar!

Ayrımcılık yapıldığı görüşündeler!..

***

Bakan Dr. Koca'nın "3 ay boyunca sağlık çalışanları tavandan ek ödeme alacaklar!" açıklamasının gerçeği yansıtmadığını iddia etmekteler!

Yani, "Üç aylık tavandan ödemenin" tam bir fiyasko ve hayal kırıklığı olduğunu savunuyorlar.

Biliyorsunuz, sağlık çalışanlarının yıllardan bu yana adeta kangrene dönüşen ve bir türlü tedavi edilmeyen bazı talepleri var.

Ve bu süreçte yaptıkları mücadeleyle bu haklı taleplerinin karşılanacağı yönünde de umutları vardı!

Sağlık emekçileri, umutlarının yeşertilmediğini hatta yıkıldığını söylüyorlar.

Geçen günlerde, "Bu düzeyde fedakâr sağlık personeline dünyada çok az millet sahiptir!" açıklamasında bulunan Sağlık Bakanı Dr. Koca'ya sağlık emekçilerinden yanıt hiç gecikmedi.

Ve sağlık emekçileri sosyal medyadaki "Verin gazı Sayın Bakanım!" başlıklı paylaşımlarıyla kırgınlıklarını dile getirdiler.

Yazı metni TÜSÇAD (Tüm Sağlıkta Çalışanlar Derneği) Başkanı Metin Altundal'a ait.

Buyurun...

***

"Verin gazı Sayın Bakanım, bize alkış ile gaz lazım, bize 3600 değil, bize adaletli döner değil, bize itibar değil, bize maaşlara zam değil, bize hiçbir şey değil... Alkış ile gaz lazım!.."

Valla şiir gibi, slogan gibi olmuş. Başkan Altundal'ı tebrik ediyorum...

Ha bu arada hastanelerde huzursuzluğun, adaletsizliğin devam ettiğine de dikkat çeken Başkan Altundal, şunları söylüyor:

"Çalışanlarımıza döner sermaye dağıtımında, koronalı ya da farklı hastaları kucaklayan, bire bir tedavisinde bulunanla, uzaktan talimat verip, hastayı bile doğru dürüst görmeyenlere daha fazla ödeme yapılması...

Salgınla uğraşılan bu günlerde direkt mesaisini bu tip hastalarla geçirenlerle masa başında oturanlara aynı ek ödemenin reva görülmesi...

Her ay düzenli olarak alınması gereken ama liyakat sıkıntısıyla zarar ettirilen kurumlardaki ek ödemelerin verilememesine sebep olanlar...

Aile sağlığı ve 112 çalışanlarının bu sürece hiç katkısı yokmuş gibi yaptıkları işi görmeyen yetkililer...

Bakanından müdürüne kadar yardımcı sağlık personeli ya da hekim dışı cümlesini kurup ayrımcılık yapanlar çalışma ortamındaki huzuru bozuyor!.."

Evet, sağlıkta durum böyle...

Lale AKASOY-yenidönem

Editör: TE Bilisim