Geçtiğimiz günlerde Ahi Evren Göğüs Kalp ve Damar Hastanesi çalışanlarından Savaş Balcı uğradığı saldırı sonrası burnu kırıldı.


Türkiye Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Görevlileri Sendikası Trabzon Şubesi de yaptığı açıklama ile olayı kınadı.


Sendika yaptığı açıklamada “Ahi Evren Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Hastanesinde Sağlık Memuru ve Türk Sağlık Sen Temsilcimiz görev yaptığı hastanenin Acil Servisinde görevi başında yüzüne aldığı kafa darbesiyle burnu kırılmak suretiyle darp edilmiştir.” İfadelerini kullandılar

Sendikadan yapılan açıklama şu şekilde;

Hastaya şifa verebilmek için hazırlık yaparken hiç beklemediği bir anda aldığı kafa darbesiyle daha kötü sonuçla karşı karşıya kalması muhtemel olan Sendika Temsilcimiz hadisenin yaşandığı anda Beyaz Kod vermiştir. Saldırıyı gerçekleştiren şahıs enjeksiyon yaptırmak için hastanede bulunan kardeşin yanına alarak olay yerinden kendilerine ait araçla kaçmışlardır. Polisin takibi sonucu yakalanan şahıslar halen karakolda tutulmaktadırlar.

İnsanlarımıza kesintisiz sağlık hizmeti sunan sağlık çalışanı arkadaşımıza karşı yapılan bu çirkin saldırıyı,saldırganı ve azmettiricisini lanetliyoruz. İnsana ve insan sağlığına hizmet gibi kutsal bir meslek icra eden sağlık çalışanlarına karşı artarak devam eden şiddet ve darp'ın her defasında son bulmasını arzu etmemize rağmen, yetkililerin bu önemli soruna yeterli düzeyde önem vermediklerini ve çare aramadıklarını gözlemlemekteyiz.

Daha önce ki yıllarda yurdumuzun birçok yerinde olduğu gibi ilimizde de onlarca fiili şiddet, darp, yaralanmalar ve cinayetler işlendi. Bu menfur saldırılarda Hekimlerimiz ve sağlık çalışanları görev yaptıkları sağlık tesislerinde canlarını verdiler. Kalıcı sakatlıklar yaşandı, yaralananlar ve psikolojik travma geçirenler oldu. Acil servis hekiminin burnunu kırdılar, Acil servis koridorunda Hekimlerimizi kovaladılar, Aile hekimine görevi başında silahlı tehdit ettiler, Hamile ATT'ye hem de Karakolda tekme atıldı, Hekim'in boğazı sıkıldı, Evde Sağlık Hizmetleri Ekibine Sille tokat saldırdılar vb. birçok üzücü hadiseler yaşandı ve halen yaşanmaktadır.

Şiddet ve darpı yapanların bir kısmı para ve ertelenen hapis cezası almalarına rağmen ne yazık ki bu cezalar bile toplumdaki saldırgan ruh taşıyanlar nezdinde yeterli ve caydırıcı olmamakta ve şiddet artarak devam etmektedir. Anlaşılıyor ki Sağlıkta yaşanan Şiddetin önlenmesi için daha fazla caydırıcı tedbirler alınmalı, yasal değişikliklere gidilmelidir.

Bu çerçevede, öncelikle aileler bu alanda da yüksek sorumluluk alarak çocuklarını aileye, topluma ve ülkeye yararlı bireyler olmaları adına şiddet hususunda eğitmelidirler. Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Müdürlükleri eğitici uzman ekipler oluşturarak belli programlar dahilinde öncelikle ana okullarından başlanarak her düzeyde (İlköğretim,Lise ve Üniversitelerde) eğitim hizmetlerine başlamalıdır. Eşzamanlı olarak genel ve yerel yazılı ve görsel basında, Televizyon, Radyo ve Sosyal medyada şiddeti önleyici kamu spotları halkın izleme oranlarının yüksek olduğu saatlerde daha sıklıkla yayınlanmalıdır.Hastanelerdeki özel güvenlik tedbirlerinin caydırıcı olmaması nedeniyle her hastanenin özellikle acil servislerinde mutlaka ama mutlaka resmi polis görevlendirilmelidir. Resmi Polisin hastanede görev yapıyor olması şiddet meyillerinin saldırı ve darp gibi olayları yapmasını önleyecek, çalışanların da güven duygusu içerisinde sağlık hizmeti sunmalarını sağlanmış olacaktır.

Cezalar ve yaptırımlar caydırıcı oranda artırılmalıdır, bu çerçevede şiddet yapan kişi veya kişiler mutlaka tutuklu yargılanmalıdır. Yargı tarafından verilecek ceza kişinin iyi hali, önceden ceza almadığı veya duruşmada takım elbiseli ve kravatlı olması gibi gerekçelerle ertelenmemelidir.

Hastane giriş kapılarına koridorlara, polikliniklere, ambulanslara şiddete karşı uyarıcı afişler asılmalıdır. Şiddeti yapan kişinin hangi ceza ile karşı karşıya kalacağını önceden bilmelidir. Belediyelerden destek istenerek bilboardlara şiddet ile ilgili afişlerin asılması sağlanmalıdır. Şiddetin yaşanmasına neden olan hususlarla ilgili çalışanlara ve vatandaşlara yönelik anketler uygulanmalıdır. Aksayan sağlık hizmetlerinin faturası çalışanlara fatura edilmesi önlenmelidir.Bu hususta başarı sağlamış ülkelerin bilgi ve deneyimlerinden faydalanılmalıdır.

Hasta ve hasta yakınlarını saldırgan tutum ve davranış içerisine itebilecek "her zaman hasta haklıdır", "Hekimi, Hemşireyi, Att'yi, Sağlık çalışanını şikayet edin" "çalışanlar sizin verdiğiniz vergilerden maaş alıyor" gibi incitici, rencide edici ve kışkırtıcı söylemleri terkedilmeli ve bu tür söylem ve tutum içerisinde bulunmamalıdırlar. Zira hastanın hayatı ve sağlığı kadar, çalışanın hayatı ve sağlığı da önemlidir ve kıymetlidir.

Görevi başında saldırıya uğrayarak burnu kırılan Türk Sağlık Sen Temsilcimiz Sağlık Memuru Savaş Balcı'ya geçmiş olsun dileğimizle acil şifalar diliyoruz. Saldırganın ve azmettirenin bu yaptıkları fiili şiddet içeren çirkin saldırı karşılığında yargıdan en ağır cezayı alacaklarından kuşkumuz yoktur. Sendika olarak konunun takipçisi olacağımızı bir kez daha belirtiyoruz.Saygılarımla.

Editör: TE Bilisim