Sendikaların yetki döneminin gelmesiyle birlikte bazı sağlık kurumlarında başıboşluk meydana geldiğini belirten Sağlık-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım, : Bu Nasıl Bir Başıboşluktur?

‘‘Sendikacılığa aykırı davranan, görevini kötüye kullanan bazı sendika başkan ve üyeleri ile ilgili İl Sağlık Müdürlüğünü görevini yapmaya davet ediyorum’’ dedi.

Sağlık-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Özgür Yıldırım, ‘Sendika yetki dönemi yaklaştıkça arsızlık tavan yapmış, herkes bir kenarından tutarak Sendika Başkanı ve Başkan Yardımcısı adı altında izin kullanır olmuştur. Kurumların idarecileri kimden, neden korkuyor? İl Sağlık Müdürlüğünü ve 4688 Sayılı Sendikalar Kanununu bildikleri halde bilmezlikten gelen, aymaz sendika yöneticilerine sessiz kalan hastane yöneticilerini görevini yapmaya davet ediyorum’ dedi.

‘’Sizler İdareci Misiniz Yoksa İdare Mi Ediyorsunuz?’’

‘’İl Sağlık müdürlüğüne soruyoruz; işe gelmeyen, kafasına göre izin kullanan sendikacılara gerekli işlemler neden yapılmıyor, bir çekinme durumu mu söz konusu?’’ diyen Başkan Yıldırım, ‘gariban memur 1 saat işe geç geldiğinde tutanak tutuluyor. Mazeretsiz işe gelmediğinde hakkında yasal işlem yapılıyor. Sendika Başkanı ve yardımcısı aldı altında saatlerce işe gelmeyen ve gelip görünüp iş yerinde olmayanlara hesap sormayan Konak Diş Hastanesinin başta müdürü olmak üzere tüm yöneticilerine sesleniyorum. Sizler İdareci misiniz yoksa idare mi ediyorsunuz?’’ dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü;

Mesaide gözükürken TV’de canlı yayında basın açıklaması yapanları biz görüyoruz da sizler nasıl göremiyorsunuz?

Mesai saatinde gözüken memurun başka kurumda sendikal faaliyet yapmasına fırsat veren hastane yöneticilerinin ve İl sağlık Müdürlüğü’nün bir an önce gerekli incelemeyi yapması gerektiğini bir kez daha tekrarlıyoruz.

Devlet memuru olduğunu unutup, sendikacılığı fırsatçığa çevirip, makam ve koltuk olarak görenlere de seslenmek istiyorum.

Bir duruşunuz ve onurunuz olsun.

Sendika Çalışanın Parasına Göz Mü Dikiyor?

Sendika hak ve emek mücadelesidir. Emeği ve hakkı gasp edenler sendikacıyım diye dolaşmasın. Aymazlıkları devam eden bu sendikacılar, emek veren kardeşlerimizin hakkına göz dikenlerdir. Buna bir örnek verecek olursak; Alsancak Devlet Hastanesinde çalışılanların bir kuruşuna dahi göz dikmek hangi sendikal anlayışa yakışır. İzmir’de eğitim araştırma hastaneleri dışında hiçbir devlet hastanesinde patoloji laboratuvarında nöbet tutulmazken, Alsancak Devlet Hastanesi patoloji laboratuvarında hizmet alımı yaptığı halde nasıl oluyor da başkan yardımcısı patoloji laboratuvarına geçtikten sonra nöbet sistemi getiriliyor? Hastanede ek ödeme alamayan birçok arkadaşımız varken bu arkadaşlara aylık 130 saat nöbet yaklaşık 1600 TL nöbet parası ödeniyor. Tüm hastanede çalışan, emek veren arkadaşlarımızın hak ettiği kişi başı 20 TL’yi hangi vicdanla ceplerine atıp çoluk çocuğuna yediriyorlar?

Editör: TE Bilisim